Düğün sezonuyla birlikte “cinsel ilişkiye girememe” veya vajinusmus şikayetiyle uzmana başvuran kadınların sayısı arttı.
Vajinusmus nedir?
Vajinayı çevreleyen pelvik taban kaslarının istem dışı ve refleks olarak kasılması ve penisin vajinaya girişinin engellenmesi vajinusmus olarak tanımlanır. Örneğin gözümüze bir sıvı damlatırken göz kapağımız refleks olarak kapanır. Vajinusmusta penis vajinaya gireceği sırada vajina refleks olarak kendini kapatır. Vajinusmus fobik tepki olup penisin vajianaya girişinin tehlikeli olarak kodlanması sonucu oluşur. Vajinusmus sorunu yaşayan kadın penisin vajinaya girerken acı vereceğini, vajinasını yırtacağını düşünür. Zihinsel olarak tehlikeli gördüğü bu durum korku yaratır. Korkuya bağlı olarak kalp atışı ve nefes alış verişi hızlanır, başı döner, vücut kasları ve vajinayı saran kaslar kasılır ve vajina kapanır, bacaklar birbirine yaklaşır, basen geri çekilir. Sonuç olarak kadın kendini koruma pozisyonuna alır ve penisin vajinaya girişine izin vermez. Vajinusmus ilk cinsel ilişki sırasında görülebileceği gibi sonradan da görülebilir.
Neden bazı kadınlar vajinusmus yaşarlar?
Vajina girişinin çok dar olması, kalın kızlık zarı, menopoz, kanser, kist, cinsel yollarla bulaşan hastalıklar ve cinsel ilişki sırasında acı duyma (disparoni) gibi nedenlerden kaynaklanabilir. Ebeveynler, akranlar, medya ve sinema aracılığıyla aktarılan bilgilere bağlı cinsel organlarla ilgili mantık dışı düşünceler korku ve kaçınma yaratabilir. Örneğin kadın porno filmlerde sunulan büyük ve kalın penisi diğer erkeklere genelleyebilir ve olası cinsel ilişkide vajinasının yırtılacağını düşünebilir. Cinsel ilişkiye girersem hamile kalırım, bebek vajinadan nasıl çıkar, doğum sonrası vücudum bozulur gibi düşünceleri içeren hamilelik, doğum ve doğum sonrası dönemle ilgili mantık dışı düşünceler korkuya neden olabilir. Bazı anne ve kız kardeşler vajinusmus sorunu yaşarlar ve bu korkuyu aktarırlar. Diğer bir deyişle kız çocuk diğerlerinin korkularını paylaşır ve öğrenir. Özellikle diğer kızların benzer hikayeleri bu öğrenilmiş davranışı pekiştirir.
Diğer önemli bir konu içinde yaşanılan kültürel çevre ve bu çevrede alınan cinsel bilgilerdir. Vajinusmus sorunu yaşayan kadınlar çoğunlukla cinselliğin negatif olarak kodlandığı bir eğitime maruz kalmaktadırlar. Cinsellik kötü, pis, günah korkulması ve kaçınılması gereken bir davranış olarak aktarılır. Kız çocuğuna sürekli kendini ve bekaretini koruması söylenir. Erkeklere karşı dikkatli olması, güvenmemesi öğütlenir. Kendini koruma altına alan kız evliliğinde bu koruma kalkanını kaldırmakta zorlanır. Eşin aceleci ve saldırgan tavırları, kendi vücudunu beğenmeme veya cinsellikte tiksinme de temel nedenler arasındadır. Bunlara ek olarak çocukluk, ergenlik veya yetişkinlikte cinsel istismara veya teşhirciye maruz kalma vajinusmusa neden olabilir.
Vajinusmus sorunu yaşayan kadın çoğunlukla kendini cinsel ilişkiye zorlamayacağını düşündüğü “saygılı ve kibar bir erkek” seçer. Kadının cinsel ilişkiye giremediğini gören kibar erkek onu teselli eder, zorlamaz ve ilk cinsel ilişkiyi erteler. Karısının acı çekmesini istemez. Kadın durumu kontrol eder ve eşine güvenir. Bir ay, bir yıl ve bazen on yıl cinsel ilişki olmaz. Kadın sorunun kendi kendine çözülmesini bekler. Çoğunlukla erkeğin isyanı, çevrenin baskısı ve çocuk arzusu çifti veya kadını yardım almaya iter.
Vajinusmus nasıl tedavi edilir?
İlk etapta vajinusmus bir fobi olarak tanımlanır ve psikolojik tedavi uygulanır. Kadının korkmaya hakkı olduğu söylenir ve korkuyu nasıl yöneteceği hakkında bilgi ve uygulamalar verilir. İkinci etapta cinsel bilgilendirme, vajina ve penis hakkında bilgi verilir. Maketler ve görsellerle bilgiler desteklenir. Üçüncü etapta kendi vajinasına dokunma ve parmak egzersizleri verilir. Son etapta penisin vajinaya girişine izin verecek bilgi ve uygulamalar verilir. En son etapta cinsel birleşme sağlanır ve tedavi süreci bitirilir. Toplam 8-12 seanslık bir tedavi programı uygulanır. Eşin tedaviye katılması tedavi sürecini kolaylaştırır.
Vajinusmus çok sayıda kadının yaşadığı olası bir durum olup tedavisi kolaydır. Sorunu kendi kendine çözmek zor bir olasılıktır. Sorunla karşılaşır karşılaşmaz hemen cinsel terapi bilen bir hekime veya psikoloğa başvurmak gerekir. Bir uzman eşliğinde sonuç alma olasılığı çok yüksektir.
Klinik Psikolog-Cinsel Terapist Yrd.Doç.Dr.Ertuğrul Taş
