R.Miraç Öztürk

-1843-

R.Miraç Öztürk

Yazının başlığına bakıp, bunun "distopik" bir roman olduğunu düşünebilirsiniz. Ya da son zamanlarda sosyal medyada sıkça karşımıza çıkan "numara ile para çağırma ritüeli" falan... Ya da hiçbir şey de düşünmeyebilirsiniz. Önemsiz bir rakam gibi görünebilir. Ancak öyle değil...

1843 rakamı, 1843 insanı ifade ediyor. Yazı ile yazayım, zihnimize iyice işlesin.Binsekizyüzkırküç...

Yani Binsekizyüzkırküç isim, yani Binsekizyüzkırküç anne, yani Binsekizyüzkırküç baba, yani Binsekizyüzkırküç eş, yani Binsekizyüzkırküç çocuk, yani Binsekizyüzkırküç akraba, dost, arkadaş...

Hepsinin aileleri vardı, hepsinin annesi, babası, eşi, çocuğu... Hepsinin bir "ismi" vardı, hikayesi...

İçlerinde bizimle aynı yurdu paylaşanlar da var, kaçak yollardan ülkelerini terk edip, burada hayatta kalma mücadelesi verenler de, 60 yaşın üzerinde çalışmak zorunda kalanlar da var, 14 yaş altı çocuklar da...

Son 1 yılda, bu ülkede 1843 insan, iş cinayetine "kurban" gitti. Kurban gitme tabirini kullanmak dilimizde bir alışkanlık ancak ortadaki gerçek, sağlıksız koşullarda, güvencesiz, sigortasız, yemeksiz, yolsuz bir şekilde çalışmak zorunda kalan 1843 insan öldü. Kurban gitmek, ifadeyi yumuşatıyor...

ISİG Meclisi, her ay düzenli olarak ülkedeki işçi cinayetlerinin kaydını tutuyor, bununla ilgili mücadele takvimi örüyor, işçileri bilinçlendirme çalışmaları yapıyor.

2022 YILINDA 108 KADIN İŞÇİ ÖLDÜ

2022 yılında 108'i kadın olmak üzere toplam 1843 insan öldü. En çok ölümün yaşandığı iş kolları inşaat, tarım ve taşımacılık oldu. Bu üç iş kolunda da güvencesiz çalışma, uzun mesai saatleri, kuralsızlık, mobbing diğer iş kollarından çok daha fazla. Özellikle pandemi döneminde, moto-kuryelerin insanüstü mesaileri hizmet ve taşımacılık alanında yaşanan iş cinayetlerindeki artışın da nedenleri arasında. 2022 yılında 55 moto kurye iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.

ISİG istatistiklerinde işçilerin yaş aralığı ile ilgili bilgiler de yer alıyor. Raporu incelerken, insanı en çok üzen, öfkelendiren, isyan ettiren iki yaş aralığı var. İlki 14 yaş altı çocuk sayısı, öteki ise 65 yaş üstü işçi sayısı.

2022 yılında 14 yaş ve altı 27 çocuk işçi, 15-17 yaş arası 37 çocuk/genç işçi, 18-29 yaş arası 390 işçi, 30-49 yaş arası 756 işçi, 50-64 yaş arası 428 işçi, 65 yaş ve üstü 99 işçi hayatını kaybetti. 106 işçi ile ilgili ise maalesef yaş bilgisi yok.

14 YAŞ ALTI 27 ÇOCUK İŞÇİ ÖLDÜ

14 yaş altı 27 çocuk... Kimimiz ekmek almaya fırına bile yollamaktan çekiniriz, belki çocuk parkında bile sağına soluna dikkat ederiz... Ediyoruz da... Ama ülkenin bir yerlerinde, kıyısında köşesinde, belki de gözümüzün önünde 14 yaşın altında 27 çocuk iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.

Bir diğer can sıkıcı istatistik ise 65 yaş üstü 99 işçi... Evinde oturup torun sevmesi gereken ya da balkonunda gazetesini açıp çayını yudumlaması gereken, bakın Avrupalı emekliler gibi "dünyayı gezmesi gereken" demiyorum, basit kurgular yapıyorum... Hayatının yaşlılığa giriş dönemlerini, ikinci baharını yaşaması gereken 99 insan, iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.

Yine aynı şekilde, kendi ülkelerini terk etmek zorunda kalan, bizim yurdumuzda belki yeni bir hayat hayali kuran 90 mülteci/göçmen işçi hayatını kaybetti. Mezarları bile ülkelerinde olamadı belki, doğdukları topraklara ulaşamadı...

ISİG'in verilerine göre, Samsun'da da 43 işçi 2022 yılında hayatını kaybetti. Belki bu yazıyı okuyanlar içerisinde o 43 işçinin tanıdıkları da olacaktır. Ölen tüm işçilere Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum.

Her geçen gün artan ölümlere karşı net, katı tedbirler alınmadıkça, kayıtsız, güvencesiz, maliyeti artırır kaygısı ile, patronların "karı" düşer diye insanların temel hakları gasp edildikçe, bunları düzenli bir şekilde denetlemesi gerekenler, bu görevlerini yeterince yapmadıkça, işçiler hakları için örgütlenmedikçe, mobbinge, fazla mesaiye, insanlık dışı çalışma ortamına karşı mücadele vermedikçe ve bununla ilgili kamuoyu desteği sağlanmadıkça, bu sayıların her geçen gün artması işten bile değil.

Özellikle çocuk işçiliğine karşı bir mücadele programı oluşturulması için çaba göstermeli, çocuk işçilerin içerisinde aynı zamanda mülteci/göçmen çocuk işçiler hatta mülteci/göçmen kız çocuğu işçiler de bulunmakta, onların yaşamış olduğu problemlere taciz, istismar gibi etmenler de eklenmekte. Bu anlamda, kamuoyu çalışması yapan her kuruma destek verilmeli, güçlerine güç katılmalı.

Belki bir yazı ile, belki bir eyleme iştirak ederek, belki bir tweet ile... Her anlamda desteğe açık bir alan. Sorumluluk almak, biraz da bizde...

Kalın sağlıcakla....

mirac_ozturk@hotmail.com

Twitter: Miracozturk1

İnstagram: miracozturk1