Bir mucize… Hayata yeni bir can katıyorsun. 9 ay bedeninde, ömür boyu kalbinde taşıyorsun.
Hayat o anda duruyor. Onu ilk gördüğün, ilk dokunduğun anda kalbin duruyor. Sadece ‘sen ve o’ kalıyor. Sonra ikinci bir hayat başlıyor. Tekrar yürümeyi, tekrar konuşmayı, tekrar okumayı öğreniyorsun. Tekrar büyüyorsun…
Kalbini elinde tutar gibi yaşıyorsun hayatı. Artık tek başına değilsin. Hem kendin, hem de çocuğun için atan bir kalbin var. Şimdi karşısında çaresiz kalacağın tek bir soru: Bana bir şey olursa çocuğum ne yapar? Bir de ‘Karnı aç mı, hasta mı, üzgün mü, başına bir şey mi geldi?…’ gibi kafada deli sorular.
En başta, dünyanın en güzel duygusunu, ‘sevmeyi’ öğretir anneler. Seni koşulsuz seven birinin varlığını hissederek sevmeyi öğrenirsin. Yani sadece doğurmak değildir annelik. Çocuğuna verdiğin sevgi ile onu hayata hazırlamaktır. Doğurmasan bile sevdiysen bir çocuğu, verdiysen anne şefkatini dünyanın en iyi annesisindir artık. Yani annelik çok şeydir. Anne olmak hayatını başka bir hayata adamaktır. Karşılıksız sevmek, hep vermek, vermek, vermektir. Çocuğun için bütün dünyayı karşına alacak kadar güçlü hissetmektir. İnsanüstü bir çaba, emek vardır. Sınırsız hoşgörü ve sabır vardır.
Peki ya bir evlat için anne sevgisi… Benim için güven demektir. Her zaman arkanda olduğunu bildiğin bir insanın varlığını hissederek hayatı daha cesur yaşamaktır. Anne sevgisi seni dünyanın en güzeli, en başarılısı, en iyisi yapar. Bu vesile ile bana hissettirdiğin güzellikler için, her zaman bana destek olduğu için, arkadaşlığın için, bana hep güzel baktığın için teşekkür ederim anne. Uzak olduğumuz zamanlarda dahi seni hep kalbimde hissettiysem, siz de hissediyorsanız eğer, anneleri için de atan bir kalple yaşar çocuklar.
Anne olmasam da dünyanın en iyi anneliğini senden biliyorum. Tüm annelerin ve güzel annemin anneler günü kutlu olsun.
Melike Merve Çetinkaya
