Siz bakmayın Ellibeşoğlu'nun bir oturuşta üç sayfa yazı döşenmesine. Aslında ben yazmayı değil laflamayı severim. Subaşı meydanındaki çay ocaklarında, berber koltuklarında, minibüs duraklarında ve kapalı kapılar ardında edilen muhabbetleri sesleştirmeyi severim.
Tembellik edip beş on gün yazmadım ama bu arada çok dedikodu işittim. Aha da bugün onları yazıyorum.
Üstelik kulis diye boş laf üfleyenlerden değilim, kaynağıya beraber yazacağım ki kimse beni laf ebeliği yapanlarla karıştırmasın.
DEDİKODU 1: HAYROLA SUAT BEY? NERDEN ÇIKTI BU YENİDEN REFAH?
Geçen haftanın bombası eski bakan Suat Kılıç'ın Ak Partiden istifa edip Erbakan Hocanın oğlunun partisine yatay geçiş yapması oldu. "Nerden icap etti şimdi durup dururken" diye biraz kurcaladım.
Ak Partili eski bir milletvekilinin danışmanının ağzını yokladım. Atakum Sahilinde bir kafeye davet etti beni. "Fikrinin fikrini" bile sormadan bol acılı bir Meksika yemeği ısmarladı. Dilim yana yana dinledim.
Mesele özetle şöyle:
Üç dönemlikler arasında "Büyükşehir Belediye Reisi kim olacak?" kavgası başlamış. Numancıların aklında eski bir bakan varmış ama Reisin gönlünde daha sportif bir başka eski bakanın geçtiği konuşuluyormuş.
Bir de Mehmet Muş Bakanımızla kanka üç dönemlik bir vekil var ki o da bayağı istekli...
Lakin Samsun'daki eski Refahlı bir başka vekilin de gönlü Büyükşehir için yanıp tutuşuyormuş. Ne çare ki Ankara'da konuşulan üç güçlü ismi diskalifiye etmesi zor.
O zaman ekip oldukları Suat Bey'e demişler ki, "sen kardeş partiye geç."
Vakti saati gelince Hocanın oğlu, Büyükşehire Suat Beyi namzet gösterecek. Saraydakiler de "yapma etme" demeye başlayınca "Suat Bey'i geri çekelim ama siz de eski vekil beyi aday gösterin" cevabını verecek.
Bakalım bizim kaynağımız doğru mu üfledi, yoksa ben boşu boşuna mı acılı Meksika yemeği ile dilimi yaktım, onu göreceğiz.
DEDİKODU 2: SAMULAŞ'TA NELER OLUYOR?
Geçen hafta malum, tramvay hattının orta yerinde iki tren durup dururken birbirine dokundu. Bir tramvay dolusu yolcu travma geçirdi.
Sevgili Samsun basını hoplamaya zıplamaya başladı: Yok sinyalizasyon hatası, yok kontrol merkezi şeysi...
Anam babam, durum o kadar karışık değil. Bizim amcaoğlunun alt kat karşı komşusu makinist. Ben onun yalancısıyım.
Son zamanlarda Samulaş'ta personele verilen maaşlar o kadar düşmüş ki 4. Hat dolmuş durağındaki minibüslerde yarıcılık yapan şoförler daha fazla kazanıyormuş.
Asgari ücretle ev geçindirmeye çalışan makinistlerin, kontrol merkezindekilerin, teknisyenlerin filan akılları fikirleri ayın sonunu getirmek olunca işe güce bakan epey azalmış. Birçokları ek iş yapmaya, haliyle de uykusuz kalmaya başlamış. Hem vardiyalı çalış hem de ek iş tut, zor oluyor tabii.
Müdüriyete çıkıp dert yandıklarında, onlar da "yav sen asgari ücret alıyorsun ben de senden az fazlasını alıyorum." diye ağlanıyorlarmış.
Son zamanlarda şirketin en deneyimli mühendisleri, teknisyenleri istifa edip ayrılmış. Kalanlar da iş bulsalar gidecek.
Ha, bu arada Ulaşım Dairesiyle Samulaş'ın arası da şeker renkmiş. Ulaşım Daire Başkanı bir önceki Samulaş Genel Müdürü! Sanki şirketin bu hale düşmesinde payı yokmuş gibi kaptırdığı deri koltuğu geri almak için yoğun kulis yapıyormuş.
Hey gidi şu koltuk sevdası! Sen nelere Kadir'sin!
DEDİKODU 3: SAMSUN'DA KILIÇDAROĞLU ? İMAMOĞLU KAVGASI
Samsun'da aslan sosyal demokratların hepsi, 28 Mayısta sonuç belli oluncaya kadar bir ağız "Kılıçdaroğlu Başkan, CHP şampiyon" türküsünü söylüyordu.
Lakin 29 Mayıs günü baktılar ki şampiyon değişmemiş ve üstelik eldeki vekiller de "kardeş payı" yapılmış; işin rengi değiti.
Murat Vekil ne yapsın, mecbur Kılıçdaroğlu ile beraber. Önceki Havzalı vekilimiz biraz buruk ama gene yolunu değiştirmez. Hanfendi vekil zaten mühim bir görev aldı, sesi çıkmaz.
Cemil Başkan biraz temkinli. Aslında gücünü Bay Kemal'den alıyor ama olur ya Ankara devrilir; o zaman açıkta kalmak da var.
Samsun'da eski tüfek CHP'lileri ekserisi ise değişim istiyormuş. Tekin Vekil açıktan konuşmuyor ama hemşerileri kalabalık. "Te bu Kemal Dedeyle olmaz be yav" diye mırıldanmaya başladılar bile.
İster misin Samsun CHP'de Lazlarla Mübadiller ittifak yapsın?
DEDİKODU 4: USTA MANEVRALARA DİKKAT
İyi Parti, Samsun'da çok yara aldı. Sürekli transfer adaylarla yol alınca partinin kuruluşunda emeği geçen kadrolar kırıldı. Seçimde Samsun'da dördüncü parti gelince kırgın kadroların haklılığı ortaya çıktı.
Lakin güç hala Usta isimlerde. 12 Eylülde çok canı yanmış ülkücü bir bozkurt fısıldadı kulağıma!
Vekillikle tatmin olmayan siyaset ustası, Millet İttifakının ortak Büyükşehir adayı olmaya pek hevesliymiş. "Kazanırsak ne ala, kaybedersek de dert değil" havasındaymış.
Velakin CHP'liler de diyormuş ki, "Eğer Milletin ortak adayı zatı muhterem olacaksa bu defa da bizden bir bölen çıkar, ona göre!"
