Seçimlere sayılı günler kaldı ya... İş güç edindik, Samsun'da kimler ne yapacak diye yazı döşeyip duruyoruz bu günlerde.
Daha önce Bafralıları yazdık, Kavaklıları yazdık.
Balkan Türklerini yazmasak olmaz!
Samsun'da Balkan kökenlilerin sabit bir ilçeleri de yok. Yakakent'ten Çarşamba'ya, Vezirköprü'den Atakum'a her yerde, herkese yetecek kadar mübadil ya da Balkan Türkü var.
***
Geçen aklı eren birine sordum, "kaç kişi gelmişler" diye. Resmi kayıtlara göre mübadele yıllarında, 1924'te Samsun limanına 40bin kişi gelmiş, 30bin Samsun'a yerleşmiş. Kalanları da Amasya ? Sinop ? Yozgat ? Sivas ? Tokat ? Çorum dağılmış.
Yüz sene önce 30bin olan şimdi 300bin olmuş mudur, orasını nüfus idaresi bilir.
93 harbinde, Balkan Savaşında, Bulgaristan göçünde gelenler de ilave edilince sayıları kimbilir kaça çıkar.
Böyle kalabalık olunca siyasetçi tayfası da mübadillere yürüyen oy deposu muamelesi yapıyor tabii.
***
Bizim sitede emekli bir asker var. Sarışaban mübadili, görüyorum hemşeri derneklerine de girip çıkıyor.
Sosyal tesiste beraber Samsunspor maçını izliyorduk, maç bitince ince belli bardaktan birer çay içtik. Yakalayınca sordum: "Komutanım sosyal medyada görüyorum, o dernek bu dernek, kafam karıştı. Sizin kaç derneğiniz var daa?"
Dudaklarını sıktı. "Sen sosyal medyayı boş ver Ellibeşoğlu!" dedi. "Bizde sadece iki grup var!"
"Nasıl ya?" dedim. "Bi sürü dernek var işte... İnternette filan görüyoruz."
Çaydan bir fırt çekti. "Sen boş ver dernekleri mernekleri" cevabını verdi. "Onlar işin zahiri tarafı. Gerçekte iki taraf var: Biri Evladı Fatihanlar diğeri Evladı Salihanlar!"
"Haydaa! Evladı Fatihanları biliyoruz da bu Salihanlar da nerden çıktı?"
Acı acı güldü Komutan. "Nerden çıktığını ben biliyorum da söylemeyeyim şimdi!"
Kafamı kaşıdım, "Şu işi baştan anlatsana" dedim şaşkın bakışlarla.
Meğer durum şuymuş:
Üç yüzbin mübadil on ilçede yüz mahalleye dağılınca mecburen her yerde irili ufaklı dernekler türemiş.
Son zamanlarda bazıları günlük siyasete biraz fazla bulaşmış, politize olmuş. İster istemez büyük bir grup da onlara sırtını dönmüş.
***
İyi bir Atatürkçüdür bizim Komutan. Tarafı belli: "Şimdi anladın mı Ellibeşoğlu" diye sırtımı sıvazladı. "Benim gibi Evladı Fatihanların ne yapacakları belli, diğerlerini Allah'a emanet ediyorum."
***
Lafın tamamı deliye söylenir. Ben de "Balkan Türkleri kime oy verecek?" diye sormaya gerek görmedim.
Belli ki Atatürkçü, geleneklerine bağlı, bağımsız kalmasını bilen Evladı Fatihanlar duruşlarını bozmayacak.
Dejenere olanlara gelince... Anladığım kadarıyla onların ne yapacağını kendileri de bilmiyor! Rüzgar nereden eserse o tarafa dağılıp gidecekler.
