Son iki maçta kaybettiğimiz puanlar nedeniyle hem takımımız hem taraftarlarımız üzerinde karamsar bir hava oluşmaya başlamıştı. Bu nedenle Kırklarelispor maçı bizim için sıradan olmaktan çoktan çıkmıştı.
İrfan Hoca’nın hataları vardır, bunları her zaman dile getiriyoruz. Ancak bu maça takımı iyi hazırladığını belirtmek gerekiyor. Futbolcularımız istekliydi. Yine kadroda değişikliğe gitmesi; Enes’e forma şansı vermesi, Ramazan’ı sol beke çekmesi, Oğuz’u tekrar kadroya alması önemliydi. Daha sonra ise Samed Hakan Kılıç ve Onur Eriş’i oyuna alması da öyle. Sözlerim yanlış anlaşılmasın, bu futbolcuların hepsi iyi oynadı demiyorum, revizyon önemliydi diyorum. Çünkü geçen sezon hep aynı oyuncular üzerinde ısrar etmiş ve elimizdeki hamle oyuncularını hazır edememiştik. İrfan Başaran’ı harcadık mesela. “Ne yapardı?” sorusuna kesin bir cevap veremiyorum ama Metincan Cici de çok fazla forma şansı bulamamıştı. Şimdi Kastamonuspor’daki performansını görünce ah vah eden taraftarlarımız var. Maç farka gittikten sonra Bünyamin’in de oyuna alınmasını bekledim ancak İrfan Hoca takdir hakkını böyle kullanmadı. Bünyamin’in de denenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Elimizdeki kanat oyuncuları ve performansları ortada. Bir gol bir asistle oynayan Enes’in artık ilk on bire yazılması gerektiğini düşünüyorum. Fazla kiloları nedeniyle eleştirdiğimiz Guido Koçer’in de. Bir süre bu iki isimde ısrar etmeliyiz. Özellikle Guido Koçer biraz daha zayıflar ve formunu bulursa ilaç gibi gelir. Yine sol bekte Ramazan’ı bir süre deneyebiliriz. Bugün iyi bir oyun sergiledi.
Biri Süper Lig, diğeri 1. Lig’den alınan iki kaliteli isme rağmen hala orta sahada etkili olamıyoruz, hızlı çıkamıyoruz. Daha da kötüsü ne kadar zayıf olursa olsun oyunun bazı bölümlerinde orta alan hakimiyetini rakibe kaptırıyoruz. Sezon başından beri orta sahayı kalabalık tutan her rakip bizi kitledi, oyun kurmamızı, hızlı çıkmamızı engelledi. Top bizde iken, orta saha ile hücum hattı arasında uzun boşluklar meydana geliyor. Bir türlü orta saha – hücum arasındaki mesafeyi kısaltamadık. Bu nedenle özellikle maçın başında uzun toplarla çıkmaya çalıştık ve haliyle de başarılı olamadık. Ferhat’ın performansının sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Elimizdeki diğer oyunculardan faydalanmalıyız.
Gelelim İlyas ve Bahattin’e. Yıllarını Samsunspor’a veren taraftarlar olarak bu formayı giyen nice kaliteli isimleri izledik. İlyas kimdir, Bahatttin kimdir? Bu iki ismin hala taşıdıkları formanın ağırlığını kaldıramadıklarını düşünüyorum. Aslında başka isimler de var da neyse. Hiç kimse kendisini camiadan, Atatürklü armadan üstün göremez. Sabrımızın tükendiği zaman dilimlerini yaşıyoruz. Artık kaybedecek zamanımız yok. Herkes sorumluluğunun farkına varmalı!
Tribün Kültürü
Son yıllarda yaşadığımız olaylar camia üzerinde olduğu kadar tribünlerimizde de bozulmaya neden oldu. Bir örneğini de Kırklarelispor maçında yaşadık. Maç 4-0’a gelmiş, bu skorun keyfini çıkarmak, futbolcularımızın performanslarını konuşmak varken, Batı Alt’taki taraftarlarımızın rakip takım teknik direktörü ile söz dalaşına girmesi tribün kültürümüzün hangi noktaya geldiğini gösteriyor. Taraftarımız haksızdı demiyorum, aksine haklıydı ancak birkaç sene öncesine kadar Türkiye’nin beğenisini kazanmış, koreografilerle ülke gündemine oturmuş taraftarlarımızın artık böylesine basit işlerle uğraşması oldukça üzücü.
Stadyum Çilesi
Stadyumda geçen seneden bugüne önemli düzenlemeler yapıldı. Ancak hala ciddi problemlerimiz bulunuyor. Neden hem araçlar hem de taraftarlar aynı noktadan tahliye edilmeye çalışılıyor? Hem de sadece 1-2 aracın çıkabileceği genişlikteki dar bir alandan. Lütfen taraftarların tahliye edildiği alanı araçların çıktığı alandan ayırın. İleride ciddi sıkıntılar meydana gelebilir.
