R. Miraç Öztürk

KARADENİZ AFGANİSTAN'DA MI Kİ KADIN YAZAR OLMAK SIKINTILI

R. Miraç Öztürk

 

Bir TÜYAP'ı daha geride bıraktık. İyisiyle, kötüsüyle emeği geçen herkese teşekkür etmekte yarar var. Var ama kocaman da birAMA koymak lazım buraya. TÜYAP büyük bir organizasyon. Önemli yayınevleri, önemli yazarlar konuk oluyor tüm etkinliklerine. Çok değerli söyleşiler oluyor. Bir vakte kadar Samsun için de böyleydi ancak son TÜYAP bu manadaçok da tatmin edici bir yerde olmadı. Hem gelen yayınevleri bakımından hem gelen yazar-çizerler bakımından hem de düzenlenen etkinlikler açısından pek tat verdiği söylenemez. Evet, ortada verilmiş bir emek var, saygımız sonsuz ancak bazı şeyleri desırf yapmış olmak için yapmak kitapseverler için de TÜYAP yetkilileri için de zaman kaybı açıkçası. Tabi bu yöneticiler kimdir, kimin kiminle bağı vardır,kim kiminle nasıl iş  tutuyor, kimin ne çıkarı var, bilmek mümkün değil ama bilinen bir gerçek var ki, Samsun'da edebiyat, sanat işleri bir'klik' in elinde. Bu'klik' Samsun'daki bir çok etkinliğin ana bileşeni olma yolunda güzel adımlar atıyor ama burada mesele sadece sanata ilişkin olmuyor. Bu işin maddi kısmı da dikkat çekiyor. Ciddi paralar dönüyor bu kliklerin elinde. Allah daha çok versin tabi, kimsenin emeğinde gözümüz yok ancak bu kent ile ilgili bir etkinlik  yapılacağı vakit bu klikler haricindeki insanlara da danışılması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü başka görüşler, başka dünyalar işin içine girerse düzenlenen fuar da amacına fazlasıyla ulaşacak ve daha geniş kitlelere hitap edecektir.

Şimdi yazının başında yaptığım eleştiriye bir örnek vermek gerekirse, son TÜYAP'ta düzenlenen bir etkinlik vardı mesela. Katılımcı dostları bu işin dışında tutuyorum, hatta içlerinde tanıdığım dostlar da var, lütfen bu eleştiriyi üzerlerine almasınlar ama çok merak edip gidemediğim bu etkinlikte ne konuşuldu mesela? Etkinliğin adı,"Karadeniz'de Kadın Yazar Olmak" idi. Şimdi soruyorum,Karadeniz Afganistan'da bir bölge mi ki, burada kadın yazar olmanın hali konuşuluyor ya da Karadeniz'de yazarlarla hele ki kadın yazarlarla ilgili bir sıkıntı mı var ki, böylesi bir başlık altında insanlar konuşma ihtiyacı hissediyor. Ayrıca yazarlığın kadın ve erkek yazarlar olarak ayrıştırılması bence başlı başına bir sorun. Dedim ya, bazı etkinlikleri sırf"yapmış olmak için yapmak" inanın sıkıntılı. Karadeniz'de kadın yazarlarımızın sıkıntıda olduğunu düşünmüyorum ya da varsa bir sorun, benim haberim yok. Eğer öyle ise özür diliyorum. Velhasıl, amacı aşmamak gerek, TÜYAP gibi büyük organizasyonlarda insnların aradığı şey her zaman"kalite" olmuştur çünkü hitap ettiği kitle zaten bilinç düzeyi yüksek, okuyan kesimdir. Dolayısıyla verilecek olan seminerler, yapılacak olan paneller, imza günleri belirli bir kalitenin üzerinde olmak zorundadır. Kaliteden kasıt, isimler değil konudur. Konu, gelen kitleyi tatmin etmek zorundadır. Hiçbir felsefesi olmayan, günü geçiştirmek adına yapılan etkinliklere insan toplamak da zor olacaktır. Umarım bundan sonraki TÜYAPlarda yetkililer bu"elit klikler" üzerinden değil de, gerçekten sanata, edebiyata, tiyatroya, sinemaya değer veren kişilerin de yer aldığı bir fikir yarışına girerler ve ortaya gerçekten kaliteli işler çıkarırlar. Çünkü son yıllarda en çok hasret kaldığımız şey,"kalite."