Yıllardır‘Kimsesizler Mezarlığı’ olarak kullanılan küçük bir ada. Şehir merkezinden uzakta, izole edilmiş bu kara parçasında elektrik yok. Ulaşımın sadece feribot ile sağlandığı bu ada pek çok imkandan da yoksun.
Amerika İç Savaşı sırasında 20 askerin buraya gömülmesi ile ada ilk defa bir mezarlık olarak kullanılmaya başlandı. Ardından hapishane, psikiyatri enstitüsü, hastane, rehabilitasyon merkezi derken,toplu mezar dahi yapıldı bu gözden uzak bölgeye.
Buradaki toplu mezarlar evsiz, sahipsiz ve ölümcül hastalıklara yakalanmış kimselerin yeni barınağı oldu 100 yılı aşkın bir süredir.
Bu bahsettiğimiz yer, şu an korona salgınının merkez üssü olan New York’takiHart adası!
Bir süredir ölülerin nereye gömüleceği problem haline geldi şehirde. Neticede yığınla gerçekleşen kayıplar, Hart Adası’nailave toplu mezarlar yapılmasını zorunlu kıldı.
Çünkü Amerika’da ve özellikle de New York’ta geçici morglar, frigorifik römorklar, vücut çantaları artık ihtiyacı karşılayamıyor.
Şu ana kadar en az 1 milyondan fazla kişinin gömülü olduğu Hart Adası’na, her yıl ortalama 1500 kişi gömülüyordu. Gömme işlemini ise, şu filmlere konu olmuşRikers Adası Hapishanesi Mahkumları üstleniyordu. Ta ki 2020 yılına kadar!
Salgına bağlı ölümlerin artmasıyla birlikte, mahkumların mezarlıkta çalışmalarına yasak getirildi. Şu an belediye, sözleşmeli işçiler kiralayarak bu durumun üstesinden gelmeye ve ölüleri hızla defnetmeye çalışıyor. Önceden her hafta ortalama 25 kişi gömülen adada şimdi her gün yaklaşık 25 kişi gömülüyor.
New York’ta salgından hayatını kaybedenlerin sayısı 12.000’i geçmişken, bu sayı hiç şüphesiz artacak. New York gibi dünyanın en kozmopolit, en kalabalık ve en gözde şehirlerinden birinde zaten artmaması mümkün değil…
Amerika’nın en büyük toplu mezarlarından biri olan Hart Adası’nın, şehir merkezindeki morgların yetersiz kalması halindegeçici morg olarak kullanılma ihtimali bile var. Ancak New York Belediye Başkanı Bill de Blasio henüz böyle bir durum olmadığı belirtse de Amerika’nın sağlık sektörü şiddetli bir deprem yaşıyor ve artık felç olma durumuna geldi.
Korona virüsten ölenler, New York’ta hastane koridorlarında ve doktorların dinlenme odalarında günlerce bekletilirken, yine Güney Amerika ülkesiEkvador’da ise, evlerden dışarı atılıyor, hatta gizlice yakılıyor…
Bakalım insanlığımızın sınava çekildiği şu zorlu günlerde, insanlığa yeteri kadar yatırım yapmayan ileri(!) ülkelerde daha hangi manzaraları görmeye devam edeceğiz…
