Kaldığımız Yerden

Kaldığımız Yerden

Samsunsonhaber Köşe Yazarı Emre Seven'in kaleminden; Kaldığımız Yerden

Rüya gibi bir sezonun ardından yaklaşık iki aylık hasret sona erdi ve Samsunspor'umuza kavuştuk.

Yıllık iznimi geçirmek için geldiğim Samsun'umda, tıpkı 30 yıl önce olduğu gibi babamla birlikte büyük bir heyecanla stadımızın yolunu tuttuk. 30 yıl önce babam beni eski(meyen) stadımıza götürüyordu 30 yıl sonra bu kez ben onu yeni mabedimize getirdim.

Stadın etrafındaki o muazzam atmosferi görünce iyice keyiflendik. Yaklaşık yedi yıldır Samsun hasreti çeken bir iç-gurbetçi olarak o özlediğim ortam bana o kadar iyi geldi ki, bu şehrin evladı olduğum için ne kadar şanslı olduğumuzu bir kez daha hissetmiş oldum.

Öte yandan, bir antropolog olarak, tramvaya bindiğimiz ilk duraktan maç sonuna kadar dikkatle gözlemlediğim, Samsunspor'umuzu izlemeye giden her yaştan taraftarın ne zengin bir malzeme olduğunu kendi şehrimde görmek tarifsiz bir etnografik deneyimdi.

Gelelim maça?

Maçın favorisi, hakimi, oynayanı, oynatmayanı, galibi, doğrusu yanlışı her şeyi tartışmasız Samsunspor'du.

Sahada geçen sene bıraktığımız takım yanlışıyla doğrusuyla aynen duruyordu. Öyle ki Reis da Tomasson dışında geçen seneki ilk 11'i değiştirmemişti.

Tüm oyuncularımız tıpkı geçen sezon bıraktığımız gibiydi. Tomasson ise ortalamanın biraz üstü bir performans sergilese de, biraz da gözlerimiz halen Bola'nın o canavar çıkışlarını hatırladığı için, tam olarak takıma uyum sağlamış bir görüntü vermedi bana kalırsa. Hayatı boyunca İzlanda'nın o soğuk ikliminde yaşamış bir insanın bizim memleketin havasına suyuna alışması hiç kolay değil elbet. Bu nedenle biraz zamana ve desteğe ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Sahadaki donukluğu ciddi bir kültür şoku yaşadığı izlenimi veriyor.

Diğer transferlerimizi ise etraflıca değerlendirecek kadar sahada göremedik, fakat takımımızın transfer ihtiyacı olan noktaları herkes gördü.

9 numara, kaleci ve stoper ihtiyacımız bas bas bağırıyor. Özellikle Marius'un son vuruşlardaki müzmin yetersizliği, Okan'ın kelimenin tam anlamıyla alternatifsizliği başımızı ağrıtacak gibi görünüyor. Umarım Başkan Yıldırım'ın sözünü ettiği isimler bir an önce takımımıza katılır.

Sözün özü geçen sezonun en güzel hikayesini yazmış olan Kırmızı Beyazlı Kara sevdamızı yeniden yeşil sahada görmek, sezona stressiz kemiksiz üç puanla başlamak çok ama çok güzeldi. Oyun ezberini yitirmemiş olmadığımızı görmek de. Ancak eksiklerimizi gidermez isek, bu maçın son dakikalarında yaşadığımız stresin çok daha fazlasını tüm sezon boyunca yaşamamız olası.

Hoş geldin, İyi ki varsın Kuzeyin Kralı.