Atatürklü Arma Avrupa Semalarında / Şu Samsun'un Gençleri

Atatürklü Arma Avrupa Semalarında / Şu Samsun'un Gençleri

Samsunspor konulu yazıları ilgiyle okunup takip edilen köşe yazarımız Emre Seven 'Atatürklü Arma Avrupa Semalarında / Şu Samsun'un Gençleri' başlıklı yeni yazısını Samsun Son Haber okuyucuları için kaleme aldı.

Atatürklü Arma Avrupa Semalarında / Şu Samsun'un Gençleri

 

Uzun bir aradan sonra kavuştuğumuz Samsunspor'un Westerlo maçı için iki ayrı başlık seçtim, çünkü benim için bu maçın iki anlamı var.

Birincisi Kırmızı Beyaz Kara sevdamızı, Atatürklü armalı forma ile, ki formayı ve arma detayını gerçekten çok beğendim, sahada ve tribünde görmenin mutluluğu ve gururuydu.

Avrupa'da oynanan bir maçta, üstelik bir hazırlık maçında 2000'in üstünde Samsunspor taraftarını üzerlerinde formalarla, heyecan içinde tribünde görmek, deplasmanın efendisi taraftarımızın bu sezon Avrupa tribünlerini de sallayacağının en büyük işareti.

Yıllardır hayalini kurduğumuz ve rüya gibi bir sezonun ardından giriş biletini bileğimizin hakkıyla kazandığımız Avrupa maceramız ne kadar sürecek bilemeyiz, ama taraftarlık ve tribün anlamında büyük bir iz bırakıp King of the North ismimizi pek çok Avrupalı futbolsevere ezberleteceğiz bu belli. E'si Samsunca geniş bElli hem de.

Gelelim ikinci meseleye

Bu her şeyden önce bir hazırlık maçıydı. Malum, hazırlık maçlarının skor bağlamında pek bir anlamı yoktur. Oynanan ya da oynanmayan oyunu görerek alınan bir mağlubiyet, sahte bir galibiyetten çok daha önemlidir.

O nedenle hiçbir taraftarın Belçika'daki skora ya da mağlubiyete takıldığını üzüldüğünü sanmam.

Aksine takımımızın birkaç takviye ile gayet iyi duruma gelebileceğine dair emareleri gördük ve umudumuzu inancımızı tazeledik. 

Ancak tüm taraftarlarımızın üzüldüğü kızdığı ve hatta kahrolduğu bir nokta var ki, o da gençlerimizin göster(e)mediği performans.

Ya hu gençler. Kardeşler. Evlatlar.

Durumunuzun, sahada nasıl göründüğünüzün farkında mısınız? Farkında değilseniz eyvah, farkındaysanız ve halâ böyleyseniz eyvah eyvah!

Ama emin olun Reis farkında! Hazırlık maçlarında oynayamıyorsanız hangi maçta oynamayı umuyorsunuz Allah aşkına? Süper ligde mi? Avrupa'da mı?

Siz ki, geçen sezon hafızalardan silinmeyecek bir destan yazmış bir takımın gelecek umudusunuz.

Şimdilik İlk 11'de olamayacaksınız belki ama dört kulvarda mücadele edecek nispeten dar bir kadromuz varken size ne kadar ihtiyaç duyacağımızı, bunun sizin kariyerinizde belki de bir daha hiç göremeyeceğiniz büyük bir şans, bir dönüm noktası olduğunu hiç düşündünüz mü?

Peki ihtiyaç olduğunda size güvenemeyeceksek o formayı giymenizin ne anlamı var?

Umarım Reis size bu maçtaki halinizi izletir de kendinize bir çeki düzen verme ihtiyacı duyarsınız. Yoksa işiniz zor Abisi.

Kitabın ortasından konuşalım. Evet takımın size ihtiyacı var ama takım size muhtaç da değil.  Kritik birkaç noktaya yapılan transfer size, değil ilk 11'i, yedek kulübesini bile hayal yapabilir.

 

Ki takımın kadro ihtiyacı ortada. Kaleci ve santrafor başta olmak üzere pek çok kritik bölgede eksiklikler bas bas bağırıyor.

Biz istiyoruz ki, Samsun'un evlatları olarak o formaları siz giyin. Şimdilik o boşluğu siz doldurun. Sonra da büyüklerinizden bayrağı siz devralın.

Samsunsporumuz eski yıllardaki gibi bir futbolcu fabrikası olsun.

Bunun için her şey var. Tesisse tesis, hocaysa hoca, fırsatsa fırsat.

Fakat siz ayağınızın dibindeki bu fırsatı kaçırmaya niyetlendiyseniz o formayı alır başkası giyer. Bu iş böyle.

Siz de 30'larınıza geldiğinizde etrafınızda kalan üç beş kişiye anlatırsınız artık. Ya o sezon şöyle oldu böyle oldu da oynayamadık diye.

Yapmayın. Efsane olmak varken, gazoz olmayın.