Uluslararası Basın Konfederasyonu Kadın Kurulu, medya sektöründe kadınların haklarını savunmak ve toplumsal farkındalık oluşturmak için güçlü bir adım attı.
Uluslararası Basın Konfederasyonu Kadın Kurulu, medya sektöründeki kadın gazetecileri bir araya getirerek, mesleki hakların korunması ve toplumsal farkındalık oluşturulması için çalışmalarına hız veriyor.
Konfederasyonun Yönetim Kurulu Üyesi ve Kadın Kurulu Başkanı Muradiye Ergin, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında yaptığı açıklamada, basında yer alan cinsiyetçi manşetlere ve kadınların ikinci planda gösterilmesine tepki gösterdi.
Yaptığı yazılı açıklamada Ergin şu sözlere yer verdi:
"Uluslararası Basın Konfederasyonu, medya sektöründe çalışan, emek veren ve yıllarını bu mesleğe adamış kişiler tarafından, sosyal, siyasal, kamusal, çevresel ve toplumsal anlamda yetersiz görülen detayları fark ederek güçlü bir sivil toplum kuruluşuna dönüştürme hedefiyle kurulmuştur.
Kartopu mantığıyla her geçen gün güçlenerek büyüyen Uluslararası Basın Konfederasyonu, 7 federasyon, 71 gazeteciler cemiyeti ve farklı ülkelerde yaşayan tüzel kimlikleriyle sektörde var olan meslektaşlarımızın da yer aldığı, Türkiye'nin en büyük resmi konfederasyonu olma unvanına sahiptir.
Elbette Uluslararası Basın Konfederasyonu Başkanı Şakir Gürel ve yönetim kurulunun en önemli ve kıymeti bilinmesi gereken farkındalık çalışması, Uluslararası
Meslek hayatıma, Türkiye'nin ilk yerel televizyonu Başak TV'de, 1994 yılında hafta içi her gün gündüz kuşağında yayınlanan "Kadının Dünyası" adlı programla başladım. A'dan Z'ye her konuyu gündeme getirirken, kadının bu konuların tam merkezinde olduğunu fark edip her daim öncelik verdim.
Yıl 2025? Geçen zaman içerisinde hem ülkemizde hem de dünyada yaşam koşulları değişti ve bir o kadar da zorlaştı. O yıllarda kadınlar, başarıları, emekleri ve gayretleriyle fark edilme çabasındayken, bugün her sektörde erkeklerle yarışır duruma geldi.
8 Mart Dünya Kadınlar Günü, Amerika Birleşik Devletleri'nde mağdur kalan kadınların başlattığı ayaklanma neticesinde dünyada kutlanmaya başlanan, kadınlar için aslında bir farkındalık günüdür. Oysaki kadınların duygularını, düşüncelerini, toplumdaki konumlarını anlatabilmek, bunu dillendirmek ve hislerini karşı tarafa geçirmek yalnızca bir güne sığdırılamaz. Bunu hepimiz biliyoruz. Ancak bu özel gün vesilesiyle kadınların iç seslerini topluma aktarabilmeyi hedeflemekteyiz.
Bizler, kadın gazeteciler olarak özellikle yapılan programlardan, atılan manşetlerden ve haber içeriklerinden memnun olmadığımızı ifade etmek isteriz.
Küçük bir örnek vermek gerekirse: Şoför kadınlarımız kaza yaptığında "Kadın sürücü kaza yaptı" şeklinde manşetlerin atılması, sanki erkek sürücüler kaza yapmıyormuş gibi bir algı oluşturmaktadır. Elbette basın mensubu arkadaşlarımızın bu başlığı bilinçli olarak ayrıştırıcılık adına attıklarını düşünmüyorum. Ancak burada cinsiyet ayrımı yapmaksızın olayı anlatmak ve "kadın" terimini olumlu ya da olumsuz hangi haberi paylaşırken kullanırsak kullanalım, ön plana çıkarmamak daha doğru olacaktır.
Maalesef kadınlar, zor yaşam koşulları karşısında güçlü durabilmek adına, yaradılışlarındaki zarif, naif ve ince yapıyı korumak yerine "erkek gibi" olma yoluna meyletmektedirler. Oysa kadın olmak, erkeklerle yarışmak değil; birlikte yürümek demektir.
Uluslararası Basın Konfederasyonu Kadın Kurulu'nu oluşturmaktaki amacımız; meslekte çalışan kadın gazetecileri bir araya getirmek, güçlü bir çatı altında toplamak ve haklarının korunması konusunda destek sağlamaktır. 8 Mart Dünya Kadınlar Farkındalık Günü vesilesiyle, tüm çalışan ve çalışmış olan kadın meslektaşlarımızın gününü kutluyorum. Ayrıca, tüm kadınlarımızın; Siyasette, Karar alma mekanizmalarında, Eğitimde, Çevresel ve ekonomik koşullarda, Adalet ve hukukta eşit koşullarda sürdürülebilir bir yaşam sürmeleri gerektiğinin altını çiziyorum."
