Köşe Yazarımız Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, Dr. Öğretim Üyesi Naziye Gürkan 'Sezaryen Sonrası Normal Doğum' başlıklı yazısını Samsun Son Haber okuyucuları için kaleme aldı.
Sezaryen Sonrası Normal Doğum
"Sezaryen doğum sonrası normal doğum (VBAC) konusu, anne adaylarının en çok merak ettiği ve üzerinde düşündüğü bir konu. Birçok kadın, sezaryenle doğum yaptıktan sonra normal doğum yapma şansı olup olmadığını sorguluyor. Ancak, her gebelik farklıdır ve doğru bilgiye ulaşmak çok önemli. Uzmanlar, sezaryen sonrası normal doğum yapabilmenin mümkün olduğunu ancak her kadının durumu ve sağlık geçmişine göre bir değerlendirme yapılması gerektiğini belirtiyor. Sezaryen sonrası normal doğum; doğru bir planlama, dikkatli bir takip ve sağlıklı bir hamilelik süreci ile gerçekleştirilebilir. Ancak, bunun için anne adayının ve bebeğin bazı şartları sağlaması gerekiyor. Ayrıca bu konuda tecrübeli bir kadın doğum hekimi ile fikir alışverişi yapmak, onun yönergelerine uymak en doğru kararı almanıza yardımcı olur. Unutmayın, en önemli olan anne ve bebeğin sağlığı!"
SSVD neden riskli?
Sezaryen sonrasında oluşan skar yani yara izi dokusunun, normal doğumdaki kasılma sırasında yırtılma riski, anne ve bebek hayatını tehdit edebilir.
Yapılan yayınlarda bu risk %1-3 olarak belirlenmiştir.
Anne ve baba adayları bu risklere karşı doktor tarafından detaylı olarak bilgilendirilmelidir.
Sezaryen doğum sonrası normal doğum için gerekli olan aradaki süre ortalama 2-2,5 yıl olarak belirlenmiştir ve anne adaylarının bu süre zarfında beklemeleri önerilmektedir. Sezaryen sonrası doku iyileşmesinin zaman alması ve bu sürenin altındaki normal doğumlarda rüptür denilen rahim yırtılma riskinin bulunması bekleme süresi için en önemli nedenlerdir.
SSVD başarı oranı %60-80 arasında; sezaryenden önce veya sonra normal doğum yapmış kadınlarda şans daha yüksek. Çünkü rahim ağzı daha kolay açılacaktır
Peki hangi koşullarda SSVD yapılamaz
- Anne adayının ya da bebeğin aşırı kilolu olması
- Bir önceki sezaryenden sonra 2 yıldan daha az bir sürenin geçmiş olması
- İleri yaş anne gebeliği
- Annede akciğer ya da kalp hastalığı
- Sezaryen sırasında rahim kesesinin dikey yapılmış olması
- Daha önce rahimle ilgili herhangi bir nedenle ameliyat geçirilmiş olması
- Doğum kanalının dar olması
- Hastanenin teknik koşullarının uygun olmaması.. Mesela yoğun bakım ünitesi ve kan bankası koşullarının yetersiz oluşu
Doğum süreci ilerlerken hastalarımıza suni sancı vermiyoruz çünkü rüptür yani rahmin yırtılma riskini arttırabilir. Doğal oluşan sancılarla bebeğin doğum kanalına yerleşmesini ve yavaşça ilerlemesini bekliyoruz.
Doğuma hazırlık aşamasında anne adayının yapması gerekenler ise; yoga ve pilatesle pelvik kasları güçlendirmek, Kegel egzersizleri yapmak ve özel yağllarla perine dediğimiz vajina girişine masaj yapmaktır.
Tüm anne adaylarına sağlıklı bir gebelik ve doğum süreci diliyorum