Giderek gelişen sosyal medya kültürünün birçok konuda olduğu gibi hukuku ilgilendiren konularda da belirleyici ve etkin olmaya çalıştığına dikkati çeken Samsun Barosu Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, sosyal medyadaki paylaşımların yargıya hükmetmeye çalışmasına müsaade edilmemesi gerektiğini söyledi.
Samsun Barosu Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, "Kamuoyuna mal olmuş konular üzerinden, sosyal medyada yapılan eleştirilere göre adalet tecelli etmez. Türk Ceza Kanunu maddeleri açıktır. Suçun tanımı bellidir. Hukuk kuralları nettir. Adalet, sosyal medyadaki eleştirilere veya anket sonuçlarına bakarak dizayn edilemez. Bir olayın suç olup olmadığına sosyal medya değil, yargı karar verir" dedi.
Sadece belirli bir sınıfın yaklaşımı göz önünde bulundurularak, kamuoyuna mal olmuş vakalarda kamuoyu algısı hüküm verilmeyeceğini ve adaletin dizayn edilemeyeceğini belirten Samsun Baro Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, "Bu çok tehlikeli ve şaibeli bir hukuk sistemi yaratır. Adalet anlayışımızı ve hukuk kurallarımızı belirli bir döneme ve kitleye bağlayarak yönlendiremeyiz. Bu karşılıklı rövanş almaya dönük uygulamalar ve süreçler yaratır ki, biz böyle bir şeyi ülkemizde asla tasvip etmiyoruz" diye konuştu.
"Yargı bağımsızlığı kutsaldır!"
Yargı bağımsızlığının kutsal olduğunu vurgulayan Samsun Baro Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, "Türkiye'de yargı, yasama ve yürütme kuvvetlerinin yanında üç erkten biridir ve Anayasa'nın 9. maddesine göre yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemeler tarafından kullanılmaktadır. Türk adalet sistemi; bağımsızlık ve tarafsızlık temeline dayalı, birbirine bağlı olmayan, görev ve yetki alanları özel yasalarla düzenlenmiş, birçok mahkeme ve kurumdan oluşmaktadır. Hiçbir kişi, ya da zümrenin bakışı, yaklaşımı ya da tepkisi bağımsız Türk yargısından daha önemli değildir" şeklinde konuştu.
"Kanunlara ve uygulayıcılarına duyulan saygıyı zedeler!"
Tutuklamanın çok istisnai bir tedbir olduğunu vurgulayan Baro Başkanı Av. Pınar Yıldıran, "Maalesef sosyal medyada yer alan ve böylece kamuoyuna mal olmuş birçok konuda, kamuoyu tepkisine bakarak, tutuklamaya gerek olmayan konularda dahi tutuklama gerçekleştirildiğini görüyoruz. Halkta bu inancı oluşturmak çok tehlikelidir. Sosyal medyada, bunu haber yaptıralım ve bu şahsı tutuklatalım kanaatinin oluşmasına ve yerleşmesine müsaade edilmemelidir. Çünkü tutuklama çok istisnai bir tedbirdir. Dolayısıyla her soruşturmada uygulanacak bir tedbir değildir. Kamuoyunda yaratılan tepki bir tutuklama gerekçesi sayılamaz. Bu durum kanun uygulamalarına ve uygulayıcılarına duyulan saygıyı zedeler" dedi.
"Adelet duygusunun gelişmesi toplumsal barış için önem taşıyor"
Adalet güven konusunu Şarkıcı Gülseş'in tutuklanması üzerinden değerlendiren Samsun Baro Başkanı Av. Pınar Gürsel Yıldıran, "Örneğin topluma mal olmuş bu konudaki tutuklama kesinlikle yanlıştır. Çünkü delillerin karartılması ihtimali veya şüphesinin mümkün olmadığından, bunun da tutuklanmayı gerektirecek bir eylem olmadığı gerçeği ile karşılaşırız. Siz bu konuya bu şekilde yaklaşırsanız halkın merak ettiği, sıkça eleştirdiği adalet ve hukuk kavramını toplumsal anlamda en çok tartışılan bir duruma getirmek için yeterli hale getirmiş olursunuz. Halkın bir kesiminin istemesi ya da istememesinin hukuku veya yargıyı yönlendirmeyeceğini anlayışını geliştirmeliyiz. Toplumun bir kesimi bunu istiyor diye tutuklama kararı verilmesi çok tehlikelidir. Çünkü adalet önemli bir dengedir. Bu dengenin en küçük bir biçimde sapması bütün toplumsal dengenin bozulmasına yol açacaktır. Adalet bir toplumun bütün bireyleri için vardır. Bu en çok toplumsal barış ve ekonomik refah içinde yaşamamız için önem taşımaktadır" ifadelerine yer verdi.