Samsun'daki skandal kararın ardından hukuksuzluk ortaya çıktı

Samsun'daki skandal kararın ardından hukuksuzluk ortaya çıktı

Samsun'un İlkadım ilçesi Derecik Mahallesine bağlı Yeşilkent Aile Sağlığı Merkezi'nin taşınıp Adli Tıp Kurumu yapılması kararın ardından bir hukuksuzluk ortaya çıktı.

Samsun`un İlkadım ilçesi Derecik Mahallesine bağlı Yeşilkent Aile Sağlığı Merkezi`nin taşınıp Adli Tıp Kurumu yapılması kararın ardından bir hukuksuzluk ortaya çıktı.

Samsun`un İlkadım ilçesi Derecik Mahallesinde bulunan Yeşilkent Aile Sağlığı Merkezi`nin hizmet binasının Balaç Mahallesi`ne taşınıp yerine Adli Tıp Kurumu yapılması kararının ardından mahalle sakinleri, tepki göstermek için eylem yapmıştı.

Adli Tıp Kurumu yapılması planlanan binanın arazisini 1999 yılında Derecik Mahallesi`nden hayırseverlerin devlete Sağlık Ocağı Yapılması ve sağlık ocağı olarak kullanılması şartıyla bağışladığı ortaya çıktı.

Bu durum, hayırseverlerin bağışlama iradelerine açıkça aykırı olacak şekilde, Yeşilkent Aile Sağlığı Merkezi`nin Balaç`a taşınarak, bu araziye Adli Tıp Kurumu yapılmak istenmesinin ardında yatan gerçek nedenin ne olduğu sorusunu akıllara getirdi.

Samsun'daki skandal kararın ardından hukuksuzluk ortaya çıktı
VARİSLER HUKUKİ SÜRECİ BAŞLATTI

Yeşilkent Aile Sağlığı Merkezi`nin Adli Tıp Kurumu`na dönüştürülmesine karşı çıkan mahalle sakinleri ve varis Emine Güner notere giderek yasal süreci başlattı. Güner`e diğer varisler de destek vererek konunun peşini bırakmayacaklarını söylediler.

Samsun'daki skandal kararın ardından hukuksuzluk ortaya çıktı

Emine Güner; "2007 yılında tamamlanıp hizmete giren bina bu mahallelinin öz malıdır. Yerini benim aile büyüklerim bağışladı. Tüm varisler olarak bu hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz. Hukuki süreci başlattık. Bu bina Yeşilkent Aile Sağlığı Merkezi olarak kalacak. Adli tıp kurumu olmasını istemiyoruz. Bu işin peşini bırakmayacağız. Hakkımızı sonuna dek savunacağız" dedi.

DEVLETİN BU BİNADA BİR TAŞI DAHİ YOK

Eski Yeşilkent Belediyesi döneminde kendi başkanlık süresinde Yeşilkent Aile Sağlığı Merkezi`nin hayata geçirildiğini söyleyen Mustafa Yılmaz; " Bu arsa hayırseverler tarafından bağışlandığında ben göreve yeni seçilmiştim. Belediyemiz ve mahallemizin hayırseverleri tarafından devletten, Sağlık Bakanlığı`ndan veya başka bir kurumdan bir lira yardım görmeden kendimiz yaptık bu binayı. Yeri hayırseverin yeri, bina hayırseverin emeği. Şimdi ne oluyor da hangi hakla bu bina vatandaşın elinden alınmaya çalışılıyor?" ifadelerini kullandı.

HUKUKEN TAPUYA ŞERH İŞLENMELİ İDİ

Konuyla ilgili bilgilerine başvurduğumuz avukatlar ise; " Elimizde hayırsever Mehmet Çakıroğlu ve Recep Çakır`ın bu arsayı bağışlarken sağlık ocağı yapılması şartı ile bağışladığını gösteren dilekçe mevcut. Bu şerh tapuya işlenmedi ise bu devletin sorunu. Demek ki devletimizin görevlileri işlerini doğru yapmamışlar. Bu hukuktan döner. Varisleri davayı açtılar. Tapuya bu şerhi de işletiriz. Bu binanın sağlık oacağı kalması için tüm hukuksal süreci de yürüteceğiz" dediler.