Samsun Barosu Kadın Hakları Komisyonu 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle yaptığı açıklamada kadına yönelik şiddete dikkat çekti.
Samsun Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Mehmet Develi, kadın hakları komisyonu adına yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi.
8 Mart, kadınların karşı karşıya olduğu sosyal, ekonomik, politik ve kültürel sorunların gündeme getirildiği; kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın kaldırılması ve kadına yönelik şiddete son verilmesi istemlerinin bir kez daha vurgulandığı gündür.
Ülkemizde kadınlar, yasalarda ve uluslararası sözleşmelerde yapılan düzenlemelerle eşit haklara sahip olsalar da, bu hakları kullanmada engellerle karşılaşmaktadır. Bu nedenle, 8 Mart bir kutlama günü değil, kadın-erkek hep birlikte kadınların sorunlarını ve çözüm önerilerini dile getirme, ayrımcılığa, şiddete karşı çıkma günüdür.
Türkiye, 2018 yılında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinde 149 ülke arasında 130. sırada yer almıştır. Eğitimden ekonomiye, siyasette temsilden şiddete kadın sorunları çözülmeden ülkemizin hiçbir gelişmişlik endeksinde ön sıralara yükselmesi mümkün değildir. Dünyanın en gelişmiş ülkeleri, kadın- erkek eşitliğini en başarılı şekilde hayata geçirmeyi başaran devletlerdir.
Samsun Barosu Kadın Hakları Komisyonu olarak, 2019 yılında ülkemizde iki milyondan fazla kadının okur yazar olmadığına, nüfusun yarısı olan kadınların büyük çoğunluğunun ailede ve toplumsal yaşamda ayrımcılığa ve şiddete maruz kaldığına dikkat çekerek;
EĞİTİM konusunda toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı kararlı bir devlet politikası uygulanmasını, kız çocuklarının kesintisiz örgün eğitim almasını;
Her üç kadından birinin şiddete maruz kaldığı ülkemizde, öncelikle aile içi şiddet olmak üzere, şiddetin her türüne son verilmesini; sığınma evlerinin sayısının artırılmasını;
Erken yaşta evliliklerin önlenmesini,
Kadın istihdamının artırılmasını,
Yerel yönetimlerde % 3; TBMM’de % 17 olan temsil oranının artması, gerçek demokrasiye ulaşılması için Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu ve parti tüzüklerinde gerekli düzenlemelerin yapılmasını, Siyasi Partilere verilen devlet desteğinin bir bölümünün kadın seçmenlerin eğitimi ve kadınların siyasete katılımı kolaylaştırma amaçlı kullanılmasını;
Kadına yönelik aşağılayıcı dili kullanan kişiler hakkında yasal ve toplumsal yatırımların uygulanmasını. Talep ediyoruz.
İlhan Demircioğlu