KAPAT

YENİ NESİL SÖMÜRGECİLİK: FASON ÜRETİM

Samsunsonhaber Köşe Yazarı R Miraç Öztürk'ün kaleminden YENİ NESİL SÖMÜRGECİLİK: FASON ÜRETİM

 

 

Kocaeli'nin Dilovası ilçesinde, bir parfüm deposunda çıkan yangındaaltı kişi yaşamını yitirdi, biri ağır olmak üzere dört kişi yaralandı. Üç çocuk annesi Esma Dikan, üç çocuk annesi Hanım Gülek (65), Şengül Yılmaz,Nisa Taşdemir (17), Tuğba Taşdemir (18), Cansu Esatoğlu (16). Birisi 65 yaşında, diğerleri18 yaşın altında insanlar yaşamını yitirdi. Burada bir yaşamın sonlanması değil biriş cinayetinden bahsediyoruz aslında. Söz konusu işyeri 2024 yılında CİMER'e şikayet edilmiş ancak karşılık bulunamamış. Ortada denetim yok, kontrol yok. Zaten fason üretim yapılan bir yer burası. Peki nedir fason? Büyük"markaların" daha ucuza mal etmek adınasigortasız, kontrolsüz, iş güvenliğinden yoksun merdiven altı işletmelere "iş vermelerine" fason üretim diyoruz. Ki bu üretim yerlerinde hiçbir kural yok.Kayıt dışı istihdam, çocuk işçiliği, güvencesiz, sigortasız çalışma, fazla mesai gibi kavramlar bu üretim merkezlerinin en önemli sorunu. İşçiler burada karın tokluğuna çalışır, hiçbirinin güvençcesi yoktur, devlet kontrolünden uzaktır, iş güvenliği zayıftır, burada çalışanlar için günlük kazanım vardır sadece ötesi yoktur.Yani fason üretim şu demektir, yeni nesil sömürgecilik. Zaten bu yangında da ortaya çıktığı üzere, iş cinayetine kurban gidenlerden birisi 65 yaşında, diğer üçü 18 yaşın altında.

Bu ülkeyi kuralsızlık cennetine çevirdiler. Hindistan'dan, Çin'den, Pakistan'dan farkımız kalmadı. Fason üretim yapan merdivenaltı işletmelerdedaha ucuza, daha fazla çalışan gençlerimiz, yaşlılarımız var. Buna bir de denetimsizlik eklenince, böylesi facialar günlük rutinin bir parçası oluyor. Bu olaydan bir ders alınacak mı derseniz? Bir kaç ay denetim yapılacak ve sonra bu olay da tıpkı diğerleri gibi unutulacak. Çünkü devletin bu yerleri kontrol etmesi yeni bir"işsizlik dalgası" demek. Bu fason üretim merkezlerinde yüzbinlerce insan çalışıyor.Ve bir çoğu da kayıt dışı çalışan. Fason üretim merkezleri bir nevi"işsizliğin sigortası" da olmuş vaziyette. Tek dertleri günü tok geçirmek olan binlerce insan, sağlıksız koşullarda, güvencesiz bir şekilde çalıştırılıyor. Aynı şekilde bu yerlerdeçocuk ve kadın işçiliği de çok fazla. Bir denetim mekanizmasının olmaması da bu sayının her geçen gün artmasına neden oluyor.

Bugün binlerce liraya satın aldığımız büyük markaların giysileri, parfümleri böyle fason üretim merkezlerinde çok çok ucuza mal ediliyor ve bizler detüketim-marka çılgınlığı kapsamında o markalara binlerce lira ödüyoruz. İşin arka kısmında isebüyük bir sömürü düzeninin yattığından habersiz, satın aldığımız "markalar" ile mutlu oluyoruz.

Şimdi ne olacak? Bu yangın bizlere ülkemizdeki merdivenaltı fason üretim merkezlerinin kapanışını gösterecek mi? Tabiki hayır. Aksine, bir kaç dizi önlem alınacak, bir iki kontrol yapılacak ve sonuç olarakfason üretim, çocuk işçiliği, kadın sömürüsü, güvencesiz çalışma ortamı tüm hızıyla kaldığı yerden devam edecek.  Gençlerimizi, kadınlarımızı karın tokluğuna, günü kurtarmak adına sömüren düzen durmaksızın devam edecek.  Buradaörgütsüzlük, sendikasızlık da bu insanların haklarının korunmamasında büyük etkenken, bu alanlarda çalışma yapılmaması da ayrı bir sorun. Sendikalar, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler bu alanları,gerçekten örgütlenmeye ihtiyaç duyulan ve sömürünün en katmerli halinin yaşandığı bu alanlarda maalesef etkin değiller. Popüler olanın peşinden gidiyor olmaları, gerçek sorunları görmezden gelmeleri sömürüye katkı sunmakta aynı zamanda. İhtiyaç olan, bu alanların sahiplenilmesi,sömürünün dile getirilmesi, teşhir edilmesi ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi için topyekün bir mücadele verilmesidir. Bu ise büyük bir eksiklik olarak durmaktadır.Sistemin unuttuğu, tanımadığı, değer vermediği fason üretim çalışanlarını sadece devlet değil, buna karşı mücadele verenler de unutmuş vaziyette diyebiliriz. Bu yangın bir çalışmanın fitilini ateşler mi bilemiyorum ancak bundan sonrasının aynı suskunlukla devam etmemesi, bu felaketten ders çıkarılması gerektiği bir noktada olduğumuz gerçeğini değiştirmeyecek. Önümüzdeki süreci hep birlikte göreceğiz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bursa'da hız ihlali feci kazaya yol açtı: 2'si ağır 4 yaralı
Bursa'da hız ihlali feci kazaya yol açtı: 2'si ağır 4 yaralı
TEM'de kaçan sürücünün neden olduğu zincirleme kaza: 2 yaralı