Elon Musk, biz Türk milletinin 2-3 günlük Türkiye ziyareti üzerine, tespit etti(ril)ği üzere sadece sevimli, barışçıl, mütevazi ve Türk ve Türkiye sever bir insan değildir. Son derece Çalışkan, başarılı, planlı ve hırslı bir iş adamıdır. Zirvede olması da bu manada tesadüf değil, doğru işleri doğru zamanda yapabilmesinden kaynaklanmaktadır.
Elon Musk, hiç kuşkusuz turistik bir gezi amaçlı değil, Türkiye’de iş yapmak, bağlantılar kurmak üzere gelmiştir. Türkiye’nin enerji, iletişim, ulaşım, uzay, otomobil ve diğer teknolojik yatırımlar, yazılımlar gerektiren bir çok dev ve gelecek vaadeden projelerinde ŞİRKETİ adına pay kapmak, olabildiğince yer almak yani para kazanmak adına gelmiştir.
Bizler ‘Türkler duygusaldır’ önermesini %100 doğrulamak adına, kendimizden bile beklenemeyecek bir yüksek performans ile Elon Musk’ın ziyaretinin sadece turistik gezisi kısmı ile kişiliğinin sevimli, mütevazi, Türkleri okşayan yüzünü hemencecik (kabul azıcıkta medyanın iyi pazarlaması ile) gördük, kabul ettik.
Elon Musk aslında Türkiye’ye de gayet başarılı bir iş çıkarttı ve kendisi ve şirketi adına minimum sürede elde edebileceği maksimum iyi bir itibar ve tanınırlık elde ederek Türkiye’den ayrıldı. Bundan böyle pay almak, ortak veya yüklenici olmak istediği potansiyel işlerde kendine göreceli avantaj sağladı. Ne de olsa proje büyük ise bu işlerden pay almak sadece işin kanuna uygun olması ile mümkün olmayabiliyor. Kamuoyunun itiraz etmemesi ve hatta desteği bile geekebiliyor.
Elon Musk iyi bir planlama ve ekip çalışması ile Türkiye’de herkesimden insana bir şekilde dokundu. Cumhurbaşkanımız ile külliyede uzunca görüşerek, kendini anlatma fırsatı buldu. Bu şekilde Cumhurbaşkanımızı seven sayan kitleye bir şekilde ulaştı; ardından cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal’in ebedi istirahatgahı Anıtkabir’i ziyaret ederek ve de bir kaç önemli sözünü tweetleyerek, göreceli olarak karşı cenah diyebileceğimiz Türk insanının sempatisini ve gönlünü kazandı. Bu şekilde bir anlamda puzle’ın parçalarını tamamladı. En Azından görüntü bu...
Aslında bir iş adamının bu şekilde davranmasında kesinlikle bir kötülük yok zira o üzerine düşeni arkasında çok iyi çalışan ekibi sayesinde yaptı, başardı. Öyle ise tüm bunlardan neden uzun uzun bahsettik?
Şunun için; Bizlerde milletçe uyanık olmalıyız, her güzel sözün davranışın arkadında sevgi saygı değil akıl aramalıyız. Kimsenin kara kaşımız, kara gözümüz için değil kendi ali menfaatleri için çırpındığını anlamalıyız. Hele hele mevzu bahis milyar dolarlık şirketleri yöneten CEO’lar ise. Herkese iyi haftalar
