29 Mart 2019 tarihinde yapılacak olan yerel seçimleri yaklaşıyor. Artık aday adayları sahaya inmeye başladı hattı bazı adaylar billboardları süsledi daha ötesi bina giydirenler de var. Bunların hepsine saygı duymak lazım demokrasi sonuçta.
Gelelim seçimde dengeleri değiştirecek seçmenin gündemine.
İddia ediyorum İlkadım ve Atakum ilçelerinde seçimin kaderini Parkomat belirleyecek.
Çünkü bu iki ilçede de seçim bıçak sırtı görünüyor. Geçmişte de öyle oldu zaten.
PARKOMAT…
Yüzyılın icadı.
Dahi buluş.
Nobel Hizmet Ödülüne layık bir hizmet.
Yıllarca tek bir araçlık otopark yapma sonra da bu fakir milletin vergileri ile yapılan yolların kenarına sarı bir çizgi at, sonra vatandaşa ait olan yaya kaldırımlarının ortalarına birer makine koy alın size otopark. Afferim size.
Sonra da bu makinaların üzerlerine gazete küpürlerini yapıştır.
O küpürlerde ne diyor. Her ay ortalama 100 kişiyi icraya veriyormuş şirket. Bu sayı son aylarda 130’ların üzerine çıktı.
Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir belediye her ay kaç vatandaşı icraya verdiğini gazete küpürleri ile halka açık alanlarda ifşa etmez.
Bu sizi o makama verdiği oylarla getiren vatandaşa saygısızlıktır. Şimdi 29 Mart tarihinde seni ben icraya verdim diye ifşa ettiğiniz insanlardan nasıl oy isteyeceksiniz?.
O gazete küpürlerini o makinaların üzerinden çıkartın o küpürler bu millete saygısızlıktır.
Şimdi biraz da rakamlarla oynayalım mı?
Parkomat icraya her ay İlkadım ilçesinde ortalama 90 kişiyi veriyor. Bugüne kadar verilenleri saymasanız seçimlere kadar 7 ay var. 7 ayda 560 kişi icralık demektir. Her birinin ailesinde minimum 5 oy var derseniz 2 bin 800 oy demektir. En az bir o kadar da geçmişten gelen icralık varsa bu size 6 bin civarında oy demektir. İlkadım ilçesinde seçim kaç oyla kazanılıyor?
Bir doktor, bir hemşire bir polis ya da özel sektörde herhangi bir görevde çalışan kişi sabaha kadar nöbet tutuyor. Sonra geliyor evinin önüne aracını parkediyor öğleden sonra kalkıp aracına binip bir yere gidecek ceza makbuzu ön cama yapışmış. Şimdi size soruyorum insanlar neden evlerinin önüne araçlarını park edemiyor. Bir insana sen evinin önüne arabanı park ettin diye ceza mı yazılır?
Peki, o kişi bir alt sokağa aracını park ediyor bu kez ne ile karşılaşıyor park ettiği sokaktaki evde oturan vatandaşlar camın önüne not yazıyor. Bir daha arabanızı kendi sokağınıza park edin bu şu demek bir daha park ederseniz ya çizilir ya lastik kesilir.
Vatandaş kirasını, vergisini ödediği bağkurunu yatırdığı iş yerinin önüne arabasını park edemiyor. Sonra ne diyoruz istihdam sağlayalım vergimizi ödeyelim güzel yani her şeyi vatandaş yapsın size de sadece vatandaşı icraya vermek kalsın öyle mi?.
Atalarımız güzel bir söz söylemiş. Görünün dağın arkası yakındır.
29 Mart’a az kaldı. 50 yaşına gelmiş ve ömrünün 26 yılını gazetecilikle geçirmiş biri olarak söylüyorum.
Bugüne kadar haksız yere belediyesi tarafından icraya verilmiş bir kişinin koşa koşa gidip ona oy verdiğini hiç görmedim.
Siz insanları icralara vermeye devam edin o makinaların üzerine her gün 100 kişiyi icraya veriyoruz diye o gazete küpürlerini orada tutmaya devam edin. Sizin yerinizde olsam sokak sokak gezip bu sayı az bize 29 Mart’ta oy verin 100 olan icra sayısını her ay 2 katına çıkartacağız derim.
