Mehmet Yılmaz

Samsun'da Geçen Romanlar

Mehmet Yılmaz

Samsunlu olmanın en güzel tezahürlerinden birisi de bir filmde, bir fotoğrafta, bir türküde hele de bir kitapta ‘Samsun’ adını fark ettiğiniz anda yaşadığınız yürek çarpıntısıdır. Samsun’u seven birisi, içinde Samsun geçen bir kitapla karşılaştığında tabiri caizse kutsal bir metin okuyormuş gibi hisseder kendini.

Mesela, yıllar önce yayımlanan Orhan Pamuk’un Yeni Hayat’ında Samsun SSK Hastanesindeki bir doktordan ve onu bulabilmek için Samsun’a gelen kahramanın geçtiği birkaç sayfalık bölümden bile ne kadar da haz alınmıştır. Onun gibi birkaç küçük şey daha vardı Türk edebiyatında.  Peki ya, doğrudan Samsun’da geçen romanlar yok muydu? İşte bu yazıda onlardan tespit edebildiklerimizi kısa da olsa anlatmaya çalışacağız.

Başlayalım;

Islak Kentin İnsanları bir Zerrin Koç romanı. Buhara’dan gelen bir ailenin hikayesi eşliğinde şehrin yaklaşık 70 yıllık tarihine ışık tutuyor.

Romanda 1910-1980 yılları arasındaki Samsun anlatılıyor. Hüzünlü bir roman ve belki de Samsun romanları içinde en meşhuru.  

Çok etkileyici, muazzam bir roman, Savaş ve Açlar. Hasan İzzettin Dinamo tarafından yazılmış. Çok başarılı bir roman.  1910-18 yılları arasında, savaştan perişan olmuş bir Samsun var. Babası ve ağabeyi cepheye giden küçük bir çocuğun annesi ve kardeşleriyle birlikte yaşadığı açlık ve sefillik var romanda. Gerçeklerden beslenmesinin de etkisiyle çok etkileyici. Romanın devamı ise bir başka roman olan Öksüz Musa. Dinamo burada da 1918-19’un Samsun’undan kesitler sunuyor. Romanın ilk bölümü Samsun’da sonrası ise İstanbul ve Amasya’da geçiyor.

Samsunlu bir elektronik mühendisi olan Akın Üner’in iki romanı var sırada. İlki Çalı Harmanı. Mübadeleden birkaç yıl önceki Samsun ve Sarışaban’daki insanların hikayeleri var romanda. Üner, Mümin Bulut’ta ise 2011’in Samsun’una getiriyor bizleri. Burada yine mübadele ve Rumeli merkezli bir olaylar örgüsü var. Bildiğimiz mekanlarla karşılaşmak farklı bir duygu oluşturuyor zihinlerimizde. 

Alpaslan Akkuş, 1985-92 yılları arasında Samsun Anadolu Lisesinde yatılı okuyan bir öğrencinin yaşadıklarını otobiyografik çizgiler taşıyan bir şekilde anlatıyor Kaderle Zar Atılmaz’da. Eğlenceli ve güzel bir üslubu var romanın.

Şule Ersin imzalı bir roman Madam Kovacs Artık Dönmeyecek. Ersin, 1950'li yılların Samsun'unda sosyete hayatını anlatıyor ağırlıklı olarak. Doğan Kan ise Kızgın Demir’de Rize’den Samsun’a göç eden bir gencin etrafında gelişen olayları anlatırken 1960-80 yılları arasındaki Samsun’dan kesitler sunuyor bizlere.  

Ayfer Tunç’a ait Bir Deliler Evinin Yalan Yanlış Anlatılan Kısa Tarihi. Tunç başarılı bir yazar. Söz konusu Deliler Evi, Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi. Nitekim, romanda Samsun adı hiç geçmiyor ama Tunç, Samsun’u anlatıyor. Ayfer Tunç’un Yeşil Peri Gecesi’nde de roman kahramanının Samsun’a geldiğine şahit oluyoruz.

Bu arada Samsunlu yazar Mehmet Yılmaz’ın kaleme aldığı bir novella var: Bir Gün. 1999’un yazında Samsun’da geçen sıra dışı bir aşk hikayesini anlatıyor orada.

Son olarak ise yine Samsunlu bir yazar olan Cem Kükey’in Reji’nin Kadınları romanı çıktı piyasaya. 1912-15 yılları arasındaki Samsun’da geçen bir roman o da…

Maalesef kitaplarla arası serin bir toplumuz ama en azından birkaçını edinip okumaya çalışsak hiç de fena olmaz. Çünkü içlerinde Samsun var!