Mustafa BİLİK

Samsun'da kızamık kabusu

Mustafa BİLİK

Bugün sadece Türk çocuklarının değil tüm dünya çocuklarının bayramı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı üzerine bir yazıyı kaleme almak isterdim.
Ancak, tüm anne babalar takdir ederler ki çocuklarımızın sağlığı her şeyden daha önemlidir. Bu nedenle geleceğimizin teminatı çocuklarımızın sağlığını daha çok önemseyerek bu yazıyı kaleme alıyorum. Günümüz ebeveynleri evlatlarımızı o kadar korumaya çalışıyoruz ki onları toplum için zararlı bireylere dönüştürdüğümüzü fark etmiyoruz.
Şimdi yeni bir akım var aşı reddi. İnsanların kitlesel biçimde hastalanmasına ve ölümüne yol açan hastalıklarla mücadelede insanoğlunun en önemli silahlarından olan aşılar, günümüzde kendi başarılarının kurbanı olmuş durumdalar.
Neden mi? Çocuklarına aşı yaptırmak istemeyen ebeveynlerin etrafında basit bir aşı ile önlenebilecek hastalıklardan hayatını kaybeden çocuklar yok da ondan. Yada çocuk felci aşısı yaptırmayan bir anne babanın çevresinde bu nedenle sakat kalan biri var mı acaba? Ya aşılar sayesinde günümüzde birçok kişinin adını dahi duymadığı difteriden ölen gençleri görselerdi.
Geçtiğimiz günlerde küçük kızımın rahatsızlığı nedeniyle Samsun Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi acil servisine başvurdum. Burada kızamık şüphesi ile karantina süreci yapılmasına en başta önem vermedim. Yapılan testler sonucu olumsuz bir durum olmadığı ortaya çıkıp hastaneden ayrıldık.
Bir gün sonra ise aranarak Atakum İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne giderek kızamık aşısı olmamız istendi. Oraya gittiğimde karşılaştığım tablo beni öyle ürküttü ki, olayın vahametini ancak orada idrak edebildim. Birkaç memur üstelik hafta sonu olmasına rağmen ellerindeki uzun listelerden gayretle insanları arayarak bana yapılan çağrıyı tekrarlıyorlardı.
Üstelik sadece Atakum’da oturanları çağırıyorlardı. Yani durum diğer ilçelerde de böyle ise Samsun’da kızamık salgını almış başını gitmiş demekti.
Durum hakkında bilgi aldığım sağlık görevlileri bana bu durumun çocuklarına aşı yaptırmayan anne babalar nedeniyle yaşandığını söyledi. Ben, eşim ve kızım o anne babalar nedeniyle yeniden aşı olmak durumunda kaldık. Üstelik bizim gibi nice insanlar.
Dedim ya günümüz ebeveynleri evlatlarımızı o kadar korumaya çalışıyoruz ki onları toplum için zararlı bireylere dönüştürdüğümüzü fark etmiyoruz. Sadece sizin çocuklarınızın sağlığı değil söz konusu olan bütün bir toplumun sağlığı söz konusu.
Bu ülkenin Sağlık Bakanlığı devlet millet düşmanı değil ki içinde sağlığımıza yada çocuklarımıza karşı zararlı olacak maddeleri barındıran aşıları uygulasınlar.
Burada Diyanet İşleri Başkanlığı’na da büyük görev düşüyor. Bir kısım aileler de aşıların içinde domuz kanı yada benzeri maddelerin kullanıldığı gerekçesi ile aşıya karşı çıkıyormuş çünkü. Bence Samsun Müftülüğü ve Samsun Sağlık İl Müdürlüğü kentte ortak bir çalışma yapmalı bu konuda.
Benim kendi adıma Atakum İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde gördüğüm tablo çok vahimdi. Bu kadar insanda kızamık şüphesi olması inanılır gibi değil.
Kalın sağlıcakla