18 yaşını doldurmuş erkek veya kadın istekleri doğrultusunda evlenmelerine mani yasal bir engel olmadığı sürece nikah işlemleri tamamlanarak evlenebilmektedirler.
Evlenecek bireylerin yeni kuracakları yuvanın inşası nikah işlemleri kadar kolay olmuyor. Gelinlik, damatlık, nişan, düğün, beyaz eşya, iğneden ipliğe her şeyin alınması, hazırlanması bir yığın emek ve her iki tarafın fedakarlıklarıyla kimi zaman düğün sonrasında yıllarca ödenmeyi bekleyen borçlarla yapılmaktadır.
Bu süreçte evlenecek çiftler iki yeni kavram ile tanışır; ''Evlilik'' ve ''Aile'' Bireylerin ve toplumun nezninde aile öncesi evlilik kurumu, evlilikle beraber başlayan süreçte aile kurumu yer almaktadır.
Her iki kurum birbirinin başlangıcı ve sonucu aynı sürecin içerisinde yer almaktadır.
Günümüzde toplum yapısında evlilik öncesi süreç iki temel ilişki biçimi görücü usulü ve flört olarak ön plana çıkmaktadır.
Görücü usulü ile ilişki yürüten kadın ve erkek; görücülük ilişkisinin belirlediği kendi yapısına özgü geleneksel ölçekte belirlenmiş kurallara uyar.
Flört tarzı ile kurulan arkadaşlıklarda evlilik adayı kadın ve erkek flört ilişkisinin belirlediği kendi yapısına özgü modern veya moderne yakın ölçekte olan kurallara uyarlar.
İşte tam da bu esnada birçok soru cevap beklemektedir.
Görücü usulü evlilik mi kaldı? Hangi çağda yaşıyoruz? Flört dediğin şey nedir? Bizim kültürümüze ters? Bunun modernlikle ne alakası var? Dediğinizi duyar gibiyim...
Ve her serzenişinize hak vermiyor da değilim...
Bu esnada başlık parası sahiden bitti mi? sorusu da ayrıca kafamı tırmalamıyor değil...
Görücü usulü mü? Flört mü? Bence her iki evlilik yönteminin de avantajları olduğu ölçüde riskleri de mevcut, artan boşanma vakalarında karşılaştığım her iki evlilik yöntemini benimseyen çiftlerle karşılaşıyorum. Peki, ne yapmalı?
Toplumun yapı taşı olan aile ve aileyi oluşturan kadın ve erkeklerin evlilik öncesinde günümüz koşulları göz önünde tutularak, geçmişten gelen geleneksel metotların en olumlu kısımlarıyla harmanlanıp, gelecek yüzyıllarımızın mutlu, huzurlu ve sağlıklı aile yapısının korunması ve geliştirilmesi için, evlilik öncesi öğretim kurumlarında ve her yerde evlilik okulları kurularak evlenecek çiftlerin alanında en etkin bilim insanları tarafından evliliğe hazırlanması gerekmektedir. Güçlü Türkiye için Aile Bakanlığı’nın ne denli önemli bir kurum ve sorumluluk içerisinde olduğunu hatırlatmakta fayda vardır...
Özgür DEMİRCAN
DAĞILMIŞ AİLELER VE ÇOCUK HAKLARI DERNEĞİ
SAMSUN TEMSİLCİSİ
