Yılport Samsunspor Başkanı İsmail Uyanık, önemli açıklamalarda bulundu.
Teknik adam değişikliğine değinen
Başkan Uyanık, “Lig bitince değerlendirme yaptık. Taner Taşkın çalışkan, zeki ve dürüst bir insandı. Kirlenmiş futbol endüstrisi içinde menfaat ilişkilerine bulamayan, menajerlerden komisyon peşinde olmayan, inançlı adaletli düzgün bir arkadaşımızdı. Çalıştıklarım içerisinde en sevdiğim hocalardan birisi oldu. İyi bir dost kazandık. Hocaya kolaylık olsun diye teknik kadroya takviyeler yaptık. Yücel hocamız da teknik ekip de yer aldı. Birinci devrede eksiklikleri beraberce giderirler diye düşündük. Süre de kısaydı, güzel kamp yaptık. İyi hazırlık maçları oynadık. Herşey hazırdı. ‘Amed'de de iyi bir başlangıç yapacağız’ dedik.
Amed maçındaki kötü futbol ve mağlubiyet zaten devre boyunca dolan
bardağı taşırdı. Baktık ki bir beyaz sayfa açmak önemli. İnsanlar bazen
yenilenmek istiyor. Denizli, Sakaryaspor, Osmanlıspor bunlara güzel
örnek” dedi.
Amed yenilgisinden sonra olayların kendilerini değişikliğe ittiğini
söyleyen Başkan Uyanık, “Ertuğrul Sağlam, İrfan Buz, Yalçın Koşukavak ve
İsmet Taşdemir ile konuştum. Onların içinde İsmet hocamızla anlaştık.
Artık önümüzdeki 15 haftada bu değişiklik işe yarar” diye konuştu.
Ertuğrul Sağlam’ın, futbolculuğu döneminde Samsunspor’a büyük hizmetler
yaptığını belirten Başkan Uyanık, “Gitme dediğimiz zaman serbestçe
Beşiktaş’a ve Trabzonspor’a gidebilecekken, gitmemiş kalmış. Bir sene
sonra büyük paralar kazandırmış birisi. Yıllar sonra geri dönerken bir
telefonumuzla geri dönen bir futbolcuydu. Samsunspor tarihinde çok iyi
oyuncular var. Futbol hayatları bitince bazılarının dik duruşu sönüyor,
menfaat için her yere yanaşmaya çalışan insanlara dönüşüyorlar.
Futbolculuktan sonra da hiçbir Samsunluyu kendisine mahcup etmeyecek bir
insan. Bize karşı da buydu.
Yılport Samsunspor kendi bütçesiyle, gücüyle antrenör aradı. Biz kimseye
bedava hocalık teklif etmeyiz. Bir teklif sunduk anlaşamadık. Ertuğrul
hoca Samsunspor'a zarar gelmesini istemedi. Bu lig farklı bir lig, bu
ligin hocası olmak lazım. Bu ligde oynayan futbolcular bu lige ait.
Ertuğrul hoca hiç alt liglerde görev yapmamış, haliyle oyuncuları
tanımıyor. Baktı ki bizim hedefimiz bir an önce buradan çıkmak. Camianın
hassasiyetini ve dostluğunu göz önüne alarak teklifi kabul etmedi. Belki
yıllar sonra bir birliktelik olabilir! ifadelerini kullandı.
Programda hem Selçuk Kaya ve Murat Sandıkçı’nın hem de taraftarların
sosyal medya üzerinden gelen sorularını yanıtlayan Başkan İsmail Uyanık,
şunları söyledi:
“Bizim sezon başındaki tercihlerimizden bir tanesi Yalçın Korukavak ve
İsmet Taşdemir'di. İsmet hoca kongreden önce Ümraniyespor'la anlaşma
sağlamıştı. Ben göreve geldikten sonra Ümraniye'yle görüştüm ‘bize lazım
uzun vadeli projemiz olacak’ dedim bırakmadılar. Bu ligleri bildiği için
istiyorduk. Göksel yaşasaydı bu kadronun içinde tabi ki olacaktı. Ben
başkan değilken bile ‘sen futbola dönsen de beraber olsak’ diyen bir
arkadaşımızdı. Fakat çok trajedik bir olay. Geçen hafta Amed Sportif
Faaliyetleri mağlubiyeti ve üstüne Göksel'i kaybetmemiz çok kötü bir
hafta geçirdik. Her şey bir anlamda anlamını yitirdi. Hatta
Diyarbakır'dan sonra Taner hocayla yolları ayırmaya karar vermiştim.
Göksel rahmetli olmasaydı Taner hocanın Gümüşhane maçının son maçı
olduğunu kamuoyuyla paylaşıp kendisini medeni bir şekilde uğurlamak
istiyordum. Ama o şaşkınlıkla ve karamsar tabloda bunu yapamadık. Taner
hoca kendi kapasitesi ve bilgisi doğrultusunda elinden geleni yaptı.
Hocaların arkasında durmak doğru bir şey. Geçmiş başkanlık dönemlerinde
hoca değişikliklerinin çok önemli katkılarda bulunduğunu görmedim. Beki
daha kötüye gitmeyi engellemiştir. Bu yıl beklenti çok yüksek. Puan
olarak çok puan alsak bile bunun dışındaki beklentilerimiz yerine
gelmedi.
‘GEÇMİŞTEKİ KÖTÜ GÜNLERİ ATLATTIK
Maddi anlamda Yüksel Yıldırım’ın müthiş performansıyla hiçbir zaman bu
kulübün yaşayamayacağı ekonomik disiplin yapıyoruz. Beklentilerimiz de
daha yüksek. Aslında baktığımız zaman Samsunspor'un çöktüğü yerden
kalkışı söz konusu. Bir sürü çok güzel şeyler söz konusu. Biz
Samsunspor'un geleceğini kurtarıyoruz. Biz 8-10 cephede savaşıyoruz.
Bunların 7-8 tanesinde kulübümüzün geleceğini kurtarmak, aşağı liglere
düşmesini engellemek, kendimizi ve armamızın tarihe karışmasını
engellemek adına, Samsunspor'un hayatını yaşamasını uzattık. Artık
‘neden kötü oynuyoruzu’ tartışır hale geldik. Geçmişteki kötü günleri
atlattık ve algıyı değiştirdik. Artık sadece Samsunspor'la birlikte
konuşulması gerekenler konuşuluyor. Biz bunu başardık. Bu hoş bir şey.
Tahtayı açamayan, paraşütsüz düşen bir takım hüviyetinden kurtulduk.
Burada önemli olan ‘geliyoruzu’ geciktirmemek. Son dakikaya kadar
şampiyonluk için gayretimizi göstereceğiz. Bu takım sahada başarılı
olamasa bile artık başarıdır. Bu takım ayakları yere basan, itibarını
geri almış, kendini sevenlerin eğilmiş kafalarını kaldırmış, sosyal
sorumluluğunu yerine getiren altyapıya önem veren bir kulüp olmuştur.
BAŞARILI OLMAYA MECBURUZ
Futbolda tabi ki günlük başarılar ön planda ama bizim için diğer işler
de önemli. Geçmiş oyuncularımızla şu anda bir kalkışma yapmak çok
önemli. Futbol bir adamın hayat tarzını gösterir. Eski oyuncunun her
şeyini biliyorsun ve daha uyumlu oluyorsun. İsmet hocaya da bu anlamada
çok güveniyoruz. Ben Samsunspor'dan oyuncularımızın ayrılmak
isteyeceğini düşünmüyorum. Samsunspor'un kadrosu alternatifli ve
kalabalık. Herkesin bir düşüncesi var ama kendi bildiğimizi yapacağız.
Herkesi aynı anda mutlu edemeyiz. Yaşamımızı, paramızı, zamanımızı bu
işe koyduk. Başarılı olmaya mecburuz. Taraftarımız da tabi ki
eleştirilerini yapacaklar bunlardan memnun oluyorum. Ama herkesin
dediğini yapamayacağız.
RAKİPLERİMİZE SAYGIMIZ VAR
Sezonun benim istediğim gibi geçmesi için her maçta ısıran, rahat,
coşkulu bir futbol oynamamız, 20-25 bine oynamamız gibi bir sürü
güzellik olması gerekiyordu. Bunların olmamasında bizim de hatalarımız
olabilir. Elimizden geleni yapacağız. Bu sene şampiyon olursak,
üzerimizdeki senelerin ayrılık pasını atmış işler yapacağız. Gittiğimiz
stadyaların bazılarının soyunma odalarında pisuarların borusu yok, kale
direkleri bile paslı, şehirlerde maç oynadık. Oynuyoruz da yapacak bir
şey yok. Rakiplerimize saygımız var. Ama bu ligde gözden uzak gönülden
ırak başka şeyler de oluyor.
İLK PENALTIMIZI 19.HAFTADA KULLANDIK
Hiç hakem hatalarını konuşmadık. Bakıyoruz bizim lehimize hiç hakem
hatası yok. 19’uncu haftada ilk penaltımızı aldık. Verilmeyen
penaltılarımızı, nizami gollerimizin haddi hesabı yok. Acaba diyorum
‘hayırdır’. Bu zamana kadar bir başvurumuz olmadı. Amed maçındaki o
uyduruk penaltıdan sonra MHK'ye bir eleştiri mektubu gönderdik. Biz
futbol adına doğruları yapmaya çalışan, Türk futbolu için doğru bir
modelle iyi bir şey yapıyoruz. Şike yapmıyoruz, belden aşağı işimiz yok.
Hakem satın almaya çalışmıyoruz. Maç bağlamaya çalışmıyoruz. Şirket
borçları ödüyor, şehri müflis şehir olmaktan kurtardık. Biz doğru şeyler
yapıyoruz. Niye bizim önümüzü kesiyorlar.
SANCAKTEPE SICAK YAKLAŞIYOR
Sancaktepe Kulübü bizim her talebimize sıcak yaklaşıyor. Federasyonun
kuralları var. Yüzde 10'dan fazla kontenjan verilemiyor. Ancak
Sancaktepe kulübü kimseyi dışarıda bırakmayacağına dair bir yaklaşımda
bulundu. Biz kendilerini burada iyi ağırladık, onlar da bizi güzel
ağırlayacaktır. Görüşüyoruz ve bir çalışma var. Büyük ihtimalle bin 500
civarında seyircimiz maça girecek gibi. İnsanlarımız sitemizden resmi
açıklamayı beklesinler.
SOSYAL MEDYA KULLANMIYORUM
Sosyal medya kullanmıyorum. Sosyal medya başka bir dünya, ne kadar
realist olduğu da tartışılır. Bir icraat yapalım siz orada eleştirin.
Oranın cazibesine ben giremem. Sosyal medyada çok konuşulanlar bana bir
şekilde iletiliyor. Adıma açılmış hesaplar var bunlara itibar edilmesin
benim hesabım yok ve düşünmüyorum.
DURSUN TÜRK’E TEŞEKKÜR
Dursun Türk'le konuştuğumuzda led reklam tabelaları olmazsa reklam
almayacağız demiştik. Kendisi de 5 Milyon TL’lik ek bir bütçe açarak led
reklam tabelalarını yaptırdı. Çimler de çok güzel görünüyordu. Böyle
güzel gelişmeler olunca teşekkür etmeliyiz ve ediyoruz. Sağ olsunlar bu
hafta stat konusunda iyi geçti.
TARAFTARLARA SİTEM
Bundan sonra ‘lütfen maça gelin’ gibi çağrılar yapmayacağız. Biz işimizi
yapacağız. Gelmek isteyene stat orada. Gelmek isteyen sabah da, gece de
gelir. Demek ki biz işimizi yapamıyoruz. Demek ki iyi futbol
oynayamıyoruz. TV'nin başında maç izlemeyi tercih ediyorlar. Stadın
şartlarını yukarıya çektik, iyi futbol oynamalıyız, otoparkları
düzenlemeliyiz, kimsenin siniri bozulmadan suçlu gibi aranmadan maça
girmelerini sağlamak bizim işimiz. Bunları yaparsak seyirci gelir. İşin
hep boş tarafından bakanlar var. ‘Hoca var gelmiyoruz’ falan bunlar
olmaz. Bu kulüp ne günlerden buralara geldi. Biz hala şikayet ediyoruz.
Ama maça gelmiyorum diyorsanız gelmeyene de gel demem.
Az olsun, oraya gelen insanlar o etkiyi göstersin. Taraftar gruplarıyla
da görüşeceğim. Onlar futbol emekçisi. Onları da diğer taraftarlar
sevmiyorlar. Çünkü, oturmuyorlar rahatsız oluyoruz diye onlara da
eleştiri var. Statta çekirdek yiyene de, ailesiyle gelene de,
sevgilisiyle gelene de ihtiyacımız var. Bunlarla bütün olmalıyız. Kimse
birbirinin bölümüne tecavüz etmeden takımını destekleyecek.
Stat keşke oraya Tekkeköy’e yapılmasaydı ama yapılmış. Bundan sonra
yapacak bir şey yok. Buradan en iyi nasıl faydalanırız ona bakacağız.
Samulaş maç günleri seferber oluyor. Bedava maç günü taraftar taşıyor.
Bahane üretecek bir şey yok. Gelmeyenin canı sağ olsun. ‘Lütfen maça
gelin’ yok artık. Biz iyi bir şeyler ortaya koyarsak taraftar da gelir.
Ricayla, minnetle, promosyonla, animasyonla kimseyi maça davet
etmeyeceğiz. İsteyen yorganını ayrı sersin. Eskişehir’de bile takım küme
düşüyor, transfer yapamıyorlar. Yenilgiyi görmek için 20 bin kişi
takımını destekliyor. Ama burada bahane üretiliyor. Eziyeti de
güzellikleri de birlikte paylaşacaksak stat orda isteyen gelsin, isteyen
de evinde TV’den izlesin.
Kimseyi memnun etmek gibi bir niyetimiz ve şansımız yok. Bakıyorum
devamlı bir eleştiri, hiç iyi bir şey yok. Biz etkilenmiyoruz
umursamıyoruz fark etmez. Çünkü biz kurumsal bir şirketiz. İnsanlar iyi
tarafları görüp mutlu olsunlar. Biz başarmaya mecburuz ama insanlar da
mutlu olmayı becersinler. Geçmiş dönemleri unutmasınlar.
ALT YAPI KONUSU
Altyapı tesisi konusunun gündeme gelmesinde yerel basınımıza teşekkür
ediyorum. Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Şahin bu işe olumlu bakıyor.
Bu hafta Zihin beyi ziyaret edip konunun meclise taşınması için son
hamleyi yapacağız. Yanlış anlaşılmasın orası büyüyor. 450 dönüme
yaklaşmış. Bize 150 dönümü lazım. Burası kamu için bir projede
kullanılacaksa biz önceliği veririz. Ama bu açıklansın. Önce biz
demiyoruz. Bir vekilimiz oranın petrol tanklarına gelen gemilerin
yanaşması için o gemilerin draftı da yüksek değilmiş. Bunun için
düşünülmüş. Bu kamu yararına bir şeyse saygı gösteririz. Ama bizim
alacağımız bölge bunlara mani değil bir ara yol bulunabilir. Alternatif
yerimiz yok. Sadece oraya endeksliyiz. Şehre, tramvaya yakın en uygun
yer orası. Bizim amacımız bu şehrin çocuklarına spor yaptırmak. Onları
kötü alışkanlıklardan uzak tutabilmek. Şehrin arka mahallelerinde neler
olduğunu hepimiz biliyoruz. Beyin göçünü, işsizliği biliyoruz. Biz o
sahalarla ‘işsizliği engelleyeceğiz’ demiyoruz. Böyle bir abartı yok ama
bir kişiyi bile kurtarsak bu önemli. Sosyal yönlü girişimimizi de
herkesin desteklemesi lazım. Bunu becereceğiz.
Hayalimin Samsunspor'un futbol şehri olması, altyapıdan oyuncular
çıkması. Kulübün kendi kendine yeten, denk bütçeli olması. Bunun
olmaması için bir sebep yok. Bizim genetiğimizde futbol var. Fabrika
ayarlarına geri dönmeliyiz.
Tekkeköy’e stat yapılmış ama etrafı dolu, bir tarafı otobüs park alanı,
bir tarafı benzinlik, bir tarafı tramvay. Bunları söyleyince şehri
yönetenler de üzülüyor ama gerçek bu. Genk takımı Samsun’a geldi
işbirliği yapacağız ama nerede. Bize tesis şart. Bize yer verilsin
tesisimizi kuralım ve işe başlayalım.
SAMSUN BİR TESİS CENNETİ
Samsun bir tesis cenneti. Altyapı için sahamız yok diyoruz futbola
yatırım yapılmamış diyoruz. Ama bowling, yüzme havuzu, spor salonları,
atıcılık tesisi, okçuluk tesisi, golf sahası var ama sporcu yok. Bu
Samsun için fırsat. Bizim buradan sporcu üretmemiz lazım. Bu hepimizin
görevi. Bu şehirde parası olup kaliteli yaşayanların kulüpler kurarak
buraları harekete geçirmesi lazım. Bu tesisleri parayla yapamazsınız.
Yapılmış, şimdi bizim yapmamız gereken bu tesislerden sporcu
yetiştirmek. Biz de ya yeni kulüpler kurarak ya da olan kulüpleri
destekleyerek bir şeyler yapabiliriz. Çalışmalarımız var. Sporun olduğu
yerde kötü huy, kötü ahlak, kötü anlayış olmaz. Basketbol takımı çok
soruluyor. Öyle bir lüksümüz de yok. Futbola odaklanmak zorundayız.
Futbolda bir yerlere geldiğimizde diğer branşlara değinebiliriz ama
şuanda önceliğimiz futbol.
20 OCAK ANIT KONUSU
20 Ocak hem kaybettiklerimiz hem gazilerimiz hem de duyarlı Samsunspor
taraftarının önemsediği bir konu. Millet bahçenin içinde çok güzel bir
projeyle iyi bir şey yapmak gibi bir niyet var. Çiğdem Karaaslan bizzat
kendisi ilgileniyor. Bizimle de işbirliği yapmak istiyor. Bir yarışma
veya projenin seçilmesi konusunda taraftara da danışılabilir. Anket
yapılabilir. Bunun takipçisi ve ısrarcısı Samsunspor taraftarıdır.
Çiğdem Karaaslan vekilimiz de ulaşılabilir bir durumda ve iyi niyetli
çalışıyor.
En kısa zamanda 19 Mayıs Stadyumunu teslim almak zorundayız. Stat
giderleri bizi korkutuyor ama iyi işletilirse karar geçirilebilir. Büyük
camia olacaksanız stadınız olmalı. Haziran ayından sonra stadın
işletmesini alacağız. Dükkanlarıyla, AVM'siyle stadı canlı bir hale
getireceğiz. Bu olmazsa olmazımız olacak.
Bu gemi artık yola çıktı dönüşü yok. Eninde sonunda başarılı olacağız
ama biz anında başarı istiyoruz. Bu konuda elimizden geldiğince mücadele
edeceğiz. Nasibimizi alacağız. “